Üzülerek öğrenmiş bulunuyoruz ki. Ağrı valisi, Belediye Başkanı ve milletvekilleri ile kendilerine yakın birkaç sivil toplum örgütü Ağrı protokolü ve heyeti adı altında Cumhurbaşkanına bir ziyaret gerçekleştirmişlerdir.
Neden üzüldüğümüzü anlatayım;
Malumunuz Cumhurbaşkanlığı her istenildiği zaman ziyaret edilebilecek bir makam değil. Böyle bir fırsat yakalanmışken sözde Ağrı heyeti denilen topluluğun bu kadar dar tutularak ve aceleci davranılarak Cumhurbaşkanına çıkarılması olayın samimiyet ve önem derecesini ne kadar düşük olduğunu işaret ediyor.
İlimizin en önemli sivil toplum örgütlerinden bazılarının bilinçli ya da bilinçsiz bu ziyaretin dışında tutulması bizlerde üzüntü yarattığı gibi, şüphelerde uyandırmıştır. Acaba bu gerçekten Ağrının sorunlarının konuşulduğu ve Cumhurbaşkanına iletildiği bir toplantımıydı. Eğer öyleyse neden bu heyet içerisinde Demokrasinin ve çalışma hayatının en önemli unsuru sendikalar bulunmamaktadır. Eğer bu heyet Ağrının işsizlik sorununu dile getirdiyse, bunu sendikalardan daha iyi bilen kim var ? Bu heyet içerisinde ve kim daha iyi anlata bilir.
Sadece Sendikalar değil, Muhtarlar Derneği, Şoförler ve Otomobilciler Derneği, Engelli ve Özürlü yurttaşlarımızı temsil eden dernekler, spor kulüplerimizi temsil eden Dernekler, Yurt-Ay, İl Genel Meclis Üyeleri ve bunlar gibi diğer dernekler.
Birlik ve beraberliğe en çok ihtiyacımızın olduğu bu günlerde, bu tür tutum ve davranışların sergilenmesi hiçbir fayda sağlamayacağı gibi var olan bazı değerlerinde yitip gitmesine sebep olacaktır.
İşsizliği sendikalardan daha iyi kim anlatabilir, Köy ve köylülerin sorunlarını muhtarlardan kim daha iyi bilir ve anlata bilir, engelli birinin sorunlarını ancak bir engelli bilir ( acaba aralarında bir engelli var mıdır ) spordan anlayan ve sporla iç içe olan kaç kişi oradaydı.
Cumhurbaşkanıyla kaç dakika görüşüldü?, ve bu sürede hangi sorun anlatıldı ?
Ağrı için Cumhurbaşkanı ile görüşülmesi çok önemli bir olaydır. Ama toplumun en önemli kesimlerinin bunun dışında tutulması da bir o kadar üzüntü vericidir. Orada olması en son gerekenler oradayken, Ağrının sorunlarını en iyi bilen ve birebir muhatabı olanların orada olmaması bizlerce çok manidardır ve kabullenilecek bir durum değildir. Orada gördüğümüz tablo Ağrı heyetinden çok Ağrının bir sonraki seçimlerdeki aday adayları tablosuna benzemektedir.
Bu sözlerimiz bu görüşmeyi organize edenlere.
Birde birkaç sözümüz toplantıya katılanlara var.
Umarız orada temsil edilmeyenlerin sorunları bütün gerçekçiliğiyle anlatılmıştır. Yinede beklerdik ki toplantıyı düzenleyenlerin düşünemediğini katılımcılar düşünsün ve bu toplantı hem Ağrı, hem de Cumhurbaşkanı için doyurucu olsun. Umuyoruz ki Sayın Cumhurbaşkanımız içinde Sendikaların, Muhtarlar Derneğinin, Engelli vatandaşların, gençlerin olmadığı bir heyeti her şeye rağmen ciddiyetle karşılamıştır.
Yaklaşık bir aydan beri Ağrıdaki sivil toplum örgütleriyle yaptığımız görüşmelerde, Şeker Fabrikasının özelleştirilmesi ve kapatılmasına karşı destek talebinde bulunulmuştur. Maalesef birkaçı dışında hiçbiri destekte bulunmadığı gibi sıfır parayla satın gitsin gibi laflarla olaya ne kadar duyarsız ve ehemmiyetten uzak yaklaştıklarını göstermişlerdir. İlimize yılda 100 milyon TL girdi sağlayan Şeker Fabrikasına duyarsız kalmaları anlaşıla bilir değil. Acaba bu sorun dile getirilirse sorunu dile getiren için yarın milletvekili adayı olduğunda olumsuz referans olma ihtimali düşünülerek mi? Korkulmaktadır.
Saygılarımızla
Şeker-İş Sendikası Ağrı Şube Başkanı
Agit ARSLAN