SON DAKİKA

Pantolona da özgürlük

Meclis'te başörtüsü yasağının aşılmasının ardından sıra pantolon yasağının kaldırılmasına geldi. Partiler, 'pantolona özgürlük' için uzlaşmaya vardı. 02 Kasım, 2013 04:56 Güncelleme: 02 Kasım, 2013 04:56 Pantolona da özgürlük

Haber: RİFAT BAŞARAN / Arşivi

Meclis'te başörtüsü yasağının kalkmasının ardından sıra pantolon yasağının kaldırılmasına geldi. Daha önce AK Parti'nin gündeme getirdiği değişiklik teklifi, BDP 'li milletvekillerinin başörtüsü ve kravat ile ilgili verdiği önergeler nedeniyle rafa kaldırılmıştı. AK Partili dört kadın milletvekilinin hac dönüşü başörtüsü ile genel kurul çalışmalarına katılmasının ardından, siyasi partiler kadın milletvekillerinin pantolon giymesinin önündeki içtüzük engellerinin kaldırılması için de harekete geçti. TBMM'de temsil edilen beş parti, pantolon yasağının kaldırılması konusunda uzlaştı. Teklifin gelecek hafta TBMM'ye sunulabileceği belirtiliyor.
Pantolon yasağının kaldırılması için MHP , tek maddelik bir değişiklik yönünde çalışma başlattı. Edinilen bilgiye göre, MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal ile görüşerek, ortak bir içtüzük değişikliği teklifi vermek istediklerini anlattı. Ünal, Vural'ın bu önerisine olumlu yaklaştı. Vural, “Bu değişiklik istenirse iki dakikada kabul edilebilir” dedi. Pantolon yasağı TBMM İçtüzük Uzlaşma Komisyonu'nun da gündemine geldi.Toplantıda içtüzükte kıyafeti düzenleyen 56'ncı maddenin gerekçesine 'tayyör pantolon-ceket ya da etek-ceketten oluşur' yazılmasının yeterli olacağı belirtiliyor. Bir başka görüş ise yasağın fiili olarak kaldırılması.

'Engel yok'

BDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, genel kurulda kadın milletvekillerinin pantolon giyebilmesi için içtüzük değişikliğine ihtiyaç olmadığını söyledi. AK Partili Öznür Çalık da daha önce genel kurula pantolonla girdiğini belirterek, “Girerken ya da çıkarken engel çıkmadı bir tepki görmedim” diye konuştu. Meclis Başkanı Çiçek ise CHP 'li Şafak Pavey'in genel kurula pantolonla gelmesine yeşil ışık yaktı. Çiçek, “Pavey'in pantolonla genel kurula gelmesinde, benim açımdan hiçbir sakınca yok” dedi.

CHP: İçtüzük değişikliği şart


CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi ise şöyle konuştu: “Sayın Cemil Çiçek, kadın milletvekillerinin pantolon giyebilmesi konusunda 'Bugüne kadar gelebilirdi' şeklinde bir değerlendirme yapıyorsa, bu doğru değil. O zaman komisyonda bekleyen, 2011 yılı ekim ayında genel kurulda görüşülecek iken tekrar komisyona geri çekilen, görüşülmeyen ve yasalaştırılamayan bu düzenleme nedir, neden bekliyor? İçtüzük değişikliği olmadan mümkün değil. Ben burada, özgürlük çerçevesinde konuya yaklaşmamak gibi bir yanlışı görüyorum. Sorun buradan doğuyor. Özgürlükçü bir yaklaşımla bu konuya yaklaşılabilseydi, değişime siyaset kurumunun ayak uydurabilmesi, Meclis'te kadınların pantolon giymesi şeklindeki bir sorun bugüne kadar gündemde kalmazdı.”

Devletin zirvesinin başörtüsü memnuniyeti


AK Partili dört kadın vekilin Meclis çalışmalarına başörtülü olarak katılması dün de siyasetin ana gündemini oluşturdu. Meclis'te başörtülü milletvekili devletin zirvesini memnun etti. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül konuya ilişkin sorular üzerine, “Gördüğünüz gibi herkes mutlu oldu. Bu tip normalleşmeye katkı veren bütün siyasi partilere teşekkür ediyorum bu anlamda” dedi.
TBMM Başkanı Çiçek, genel kuruldaki tabloyu “Türkiye'nin demokratik olgunluğu açısından fevkalade önemli bir tablo” diye değerlendirdi. Bu işin çözümlenmesi için Meclis içinde ve dışında halen görevde olan ve geçmişte görev yapmış parti genel başkanlarının katkısı olduğunu ifade eden Çiçek, “Çünkü bu, dünden bugüne gündemde olan bir konu değil, en az 25, 30 hatta 40 yıllık geçmişi olan bir konu. Çok şükür uzlaşmayla, anlaşmayla, olgunlukla çözüldü” dedi. Çiçek konuşma yapanları ve Meclis'i büyük bir dirayetle yönettiği için MHP'li Meral Akşener'e de teşekkür etti.

'Tarihi atmosfer'

Başbakan Erdoğan da cuma namazı sonrası sorular üzerine, “Tabii ki atmosferi tarihi bir atmosfer olarak görüyorum. Demokratikleşme sürecinin bana göre normalleşme adımlarından önemli bir adım. Parlamento hemen hemen hiçbir zaman göremediği, yaşayamadığı bir olgunluk içinde bana göre bu süreci değerlendirdi ki, öncesinde farklı farklı şeyler söylenmesine rağmen dünkü hava çok çok olgun bir havaydı” dedi. Erdoğan, CHP'nin tavrıyla ilgili ise “Olumlu yaklaşanı da var, olumsuz olanı da. Ama ben neticeye bakıyorum. Biz, üzümü yiyelim” dedi.

'Pantolon çözülür'

TBMM'de kadın milletvekillerinin pantolon giymesine yönelik düzenlemeye ilişkin ise Erdoğan, “Bu kadar şeylerden sonra, pantolon falan, bunlar konu değil” yanıtını verdi.

Genelkurmay Başkanlığı BDP'den özür diledi


Genelkurmay Başkanlığı'nın internet sitesinde yer alan Cizre'de Yurtsever Devrimci Gençlik Hareketi üyelerinin bir eri bıçaklamalarıyla ilgili yazılı açıklamada BDP'ye yönelik olarak kullandığı 'terör örgütüne müzahir' nitelemesini açıklama metinden çıkardı. BDP'li Hasip Kaplan, Genelkurmay Başkanlığı Genel Sekreterliği'nden Tuğgeneral Metin Özbek'in kendisini aradığını belirterek “Genelkurmay'ın internet sitesinde yayımlanan haber nedeniyle bir yanlışlık olduğunu ve internette yer alışı şekli nedeniyle özür dilediklerini, bu haberi düzelteceklerini tarafımıza bildirdiler” diye konuştu.

İlk açıklama

Genelkurmay Başkanlığı, Cizre ilçesinde bir askerin bıçaklanması ile ilgili internet sitesinde şu açıklamayı yapmıştı: “70'inci Mekanize Piyade Tugay 4'üncü Hudut Alayı'nın Nusaybin ilçesinde konuşlu Hudut Tabur Komutanlığı'nda görevli bir erin, kanuni izinli olarak Şırnak'ın Cizre ilçesinde bulunduğu belirtilirken, bölücü terör örgütüne müzahir bir parti binasının önünden geçerken, bölücü terör örgütünün gençlik yapılanması olan Yurtsever Devrimci Gençlik Hareketi (YDG-H) üyeleri tarafından bıçaklanmıştır. Er, YDG-H mensupları tarafından, yanlarına çağrılmıştır. Er, söz konusu grup üyelerinin yanlarına gitmeyi reddedince, grup üyelerinden birisi, eri sırtının sol tarafından bıçaklamıştır. Olayı müteakip er, Cizre Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alınmıştır.” Açıklamada yer alan 'müzahir' ifadesi BDP'lilerce eleştirilmişti.

'Bir ilk'

BDP'li Hasip Kaplan Genelkurmay Başkanlığı Genel Sekreterliği'nden Tuğgeneral Metin Özbek'in kendisini aradığını ve ifadelerden dolayı özür dilediğini dile getirdi. İlk defa Genelkurmay'dan böyle bir telefon aldıklarını belirten Kaplan, “2007'den beri Meclis'teyiz. Genelkurmay Başkanlığı ile ilk kez böyle bir telefon görüşmesi oluyor. Doğru bir yaklaşım ve bilgilendirmelerin yanlışlıkları, anlaşmazlıkları çözeceği konusunda son derece önemli olduğunu ifade ediyoruz. Genelkurmay'ın bu yaklaşım ve diyalog ve üslubunu çözüm sürecinde hükümetten de bekliyoruz ” dedi.

Siteden kaldırıldı

Açıklamanın kısaltılarak internet sitesinden kaldırıldığını dile getiren Kaplan şunları söyledi: “Ben açıklamaya sosyal medyada talihsiz bir açıklama olduğu şeklinde cevap vermiştim. Özellikle 460 subayı cezaevinde olan Genelkurmay Başkanlığı'nın bu dili kullanırken çok daha dikkatli olması yönünde bir tepkim olmuştu, bunun üzerine o ifadelerin internet sitesinden kaldırıldığını gördüm. Direk beni Meclis telefonumdan aradılar, olay çünkü benim ilimde gerçekleşti. Onun üzerine beni aradılar ve düzelttiler. Olumsuz ibareler kaldırıldı. Bu bizim partimizle alakası olmayan bir durumdu.”

Bozdağ: Cemevleri bir statüye kavuşturulmalı


Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Habertürk televizyonunda katıldığı canlı yayında, demokratikleşme paketinin bakanlar kurulunda imzaya açıldığını, pakette yer alan her başlığın çok detaylı çalışıldığını, pakette netleşmeyen tek konunun seçim sistemine ilişkin çalışma olduğunu vurguladı. Alevi vatandaşlara ilişkin pek çok adım attıklarını belirten Bozdağ, “Cemevlerinin bir statüye kavuşturulması gerektiğini öteden beri söylüyoruz ve bu statünün nasıl olacağıyla ilgili çalışmalar devam ediyor” dedi. Tekke ve Zaviyelerin Kaldırılmasına İlişkin Kanun'un dedeliği yasakladığını ifade eden Bozdağ, bunların kıyafetini giyenlere ve hizmet edenlere para ve hapis cezasının öngörüldüğünü söyledi. Dede ismi ile bir maaş bağlanmasının kanuna aykırı olduğunu anlatan Bozdağ, inanç rehberi gibi isimler kullanılarak özel bir imkân verilmesi yönünde öneriler olduğunu ifade etti. Bozdağ, “Benim şahsi görüşüm, bu doğru olmaz. Biz, bir şey yapacaksak dedelik sıfatını kullanmayı yasaklayan bir anlayışı ortadan kaldırmak doğru olan” diye konuştu. “Kur'an-ı Kerim'in Kürtçe meali çalışmaları bitti mi?” sorusuna “Kur'an-ı Kerim'in mealini Kürtçe okumak isteyen vatandaşlarımızın bu talebini karşılamak bizim vazifemiz. Bu konuda bir irade olduğunu ve çalışmanın yürüdüğünü söyleyebilirim” yanıtını verdi.

Yorum Ekle