Memur-Sen Konfederasyonu Genel Merkezi, Van ve Erciş'te meydana gelen depremden zarar gören vatandaşlarımız için, 28 Ekim 2011 tarihinde 'VAN İÇİN YARDIM ZAMANI' sloganıyla düzenlediği Basın Toplantısı ile yardım kampanyası başlatmıştır.
Memur-Sen Genel Merkezi Mehmet Akif İnan Konferans Salonu’nda, bağlı sendikalarımızın genel başkan ve yönetim kurulu üyelerinin de hazır bulunduğu basın toplantısı ile başlatılan yardım kampanyası çerçevesinde yapılacak nakdi yardımlar için ilgili hesap numaraları kısa sürede duyurulacaktır.
Ağrı MemurSen olarak da bu kampanyaya tam destek vereceklerini belirten Ağrı Memur-Sen il başkanı Süleyman Gümüşer, tüm üyelerini ve yardımseverleri göreve davet etti. Bununla ilgili basın açıklaması aşağıdadır.
“VAN İÇİN YARDIM ZAMANI”
Pazar günü Van ve Erciş ilçesinde hepimizi üzen, 7,2 şiddetinde deprem meydana geldi. Deprem, oradaki vatandaşlarımızla birlikte millet olarak hepimizi yaraladı. Oradaki vatandaşlarımızın acısını, çığlığını hepimiz yüreğimizde hissettik.
Her türlü felaketin üstesinden gelmeyi, birlik ve beraberliğimiz sayesinde başaran milletimiz, Van’daki kardeşlerimizin yarasını sarmada, acısını dindirmede kendinden beklenen kadir şinaslığı yine gösterdi. Türkiye’nin dört bir yanından ve birçok ülkeden yardım eli Van ve Erciş’e uzandı.
Hep dile getirdiğimiz ‘değerler sendikacılığı’ ilkesinin gereği olarak, Konfederasyon Genel Merkezimiz, Memur-Sen Genel Sekreteri ve Toç Bir-Sen Genel Başkanı Günay Kaya, Memur-Sen Genel Teşkilatlanma Sekreteri ve Sağlık-Sen Genel Başkanı Metin Memiş, Bayındır Memur-Sen Genel Başkanı Abdulhadi Karasapan, Birlik Haber-Sen Genel Başkanı Şinasi Gülcüoğlu, Eğitim Bir-Sen Genel Sekreteri Ahmet Özer ve Bem-Bir-Sen Genel Teşkilatlanma Sekreteri Medeni Sevinç’ten oluşan heyeti, incelemelerde bulunmak ve yapılabileceklerimizi yerinde tespit etmek için deprem bölgesine gönderdi.
Memur-Sen Genel Başkanımız Ahmet Gündoğdu da, Birliğe Çağrı Platformu’nu oluşturan, birçok sivil toplum kuruluşunun temsilcileri ile Çarşamba günü deprem bölgesindeydi. STK Başkanları, depremden en çok etkilenen Erciş ve Van’da incelemelerde bulundular.
Memur-Sen Heyetinin tespitleri sonucu oluşturulan rapora göre;
Deprem, sadece binaları yıkmakla kalmamış, insanlarımızın ve kamu çalışanlarımızın da psikolojilerini olumsuz yönde etkilemiştir. Bunun aşılması için, uzman psikologlar tarafından psikolojik desteğin verilmesinin şart olduğu, depremden olumsuz etkilenen öğretmenlere ve diğer kamu çalışanlarına istedikleri yere tayin hakkı verilmesinin gerekliliği belirtilmiştir.
Yine rapora göre; yıkılanlar kadar, oturulamayacak derecede hasarlı evlerin mevcut olduğu, evi yıkılan, hasar görenlerin yanı sıra depremin korkusunu üzerinden atamamış vatandaşlarımızın da bu korku nedeniyle evlerine giremedikleri gözlenmiştir. Bu durum da, ilk günden itibaren çadır sorununu gündeme getirmiştir. Kış mevsiminin geldiğini göz önüne alırsak, barınma sorununun çadırlarla çözülemeyeceği de ortadadır. Kalıcı konutlar yapılana kadar, acilen prefabrik ev ve konteynırlara ihtiyaç duyulmaktadır.
Şimdiye kadar dünya mazlumlarının yanında olmayı ilke edinen ve bunun örneğini her zaman gösteren Memur-Sen, bugün de üzerine düşeni yapacaktır. Depremin oluşturduğu acıları dindirmek, yaraları sarmak için Konfederasyon olarak yardım kampanyası düzenliyoruz. Bu kampanya, konfederasyonumuza bağlı sendikalarımızın genel merkezlerinden toplanan 415 Bin TL. ile başlatılmıştır. Memur-Sen ailesinin tüm mensuplarını, bu kampanyaya destek olmaya çağırıyoruz.
Daha önce, terör devletinin ablukasındaki Filistin, tarihinin en büyük sel felaketine maruz kalan dost ve kardeş ülke Pakistan ile yüzyılın kuraklığını yaşayan Afrika ülkeleri için yardım kampanyaları düzenledik. Öncü rolümüzü üstlendik. Şimdi de, Türkiye’nin en büyük sivil toplum örgütü olarak yardım kampanyamızı başlatıyoruz.
Yıkılan binanın yerine yenisi yapılabilir, ancak gideni geri getiremeyiz. Gönüllerdeki sızıyı dindiremeyiz. Elindeki resimle evladını arayan annenin evladını geri veremeyiz. ‘Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum’ felsefesinin gereği olarak o bölgede öğretmen olarak görev yaparken, hayatlarını kaybeden öğretmenlerimizi yeniden öğrencilerimize geri veremeyiz.
Bizim yapabileceğimiz, bir nebze de olsa, oradaki vatandaşlarımızın bundan sonraki hayatlarını sürdürmeleri için gerekli imkânları sunabilmektir. Kampanyamızın amacı da budur.
Bu tür felaketler, acı olaylar millet olarak ne kadar büyük, ne kadar güçlü, ne kadar bir ve beraber olduğumuzun ortaya çıktığı zaman dilimleridir. Ancak, acıdan, gözyaşından, felaketten kendisine pay çıkarmak isteyen güçlerin varlığı da ortadadır. Sevindirici olan ise, Van ve Erciş halkının, bazı provokatörlere bu imkânı vermemesidir. Yaşanan bir kaç münferit olayı ülke gündemine taşıyarak birlik ve beraberliğimizi bozmak, aramıza nifak sokmak isteyenlere fırsat tanımamalıyız.
Depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza tekrar Allah’tan rahmet, yakınlarına ve milletimize baş sağlığı, yaralı vatandaşlarımıza da acil şifalar diliyoruz.
