Doğubayazıt'ta AK Parti’nin yaşadığı dikkate değer oy kaybının sebepleri, sadece günübirlik politika hataları ile sınırlı kalmıyor.
AK Parti’nin bürokrasi kanadının Ağrı ve Patnos'a ağırlık vermesi, seçmenlerin coğrafi olarak bu bölgelere kaydırılması, belediye ve il genel meclisinde ilk kez temsilcilerin çıkmaması, Doğubayazıt’ın kaderine terk edilmiş gibi görünmesi, seçmenin gözünde partinin ilçeyle olan bağını zayıflatan temel etkenler arasında yer almaktadır.
Milletvekili Ruken Kilerci’nin Patnos’a verdiği ağırlık ve bölgenin sorunlarını yerinde çözümlemesi, AK Parti’nin Patnos’ta sandıkta başarıya ulaşmasını sağlamış görünüyor. Ancak, aynı ilginin ve çabanın Doğubayazıt gibi büyük bir ilçeye gösterilmemesi, AK Parti’nin bu bölgede neden kaybettiği sorusunu akıllara getiriyor.
Doğubayazıt'ın yalnızca bir seçim kaybı olarak görülmesi yerine, bu durumun partinin genel siyaset ve yönetim anlayışı açısından derinlemesine sorgulanması gerektiği açıkça ortada. Bürokratik önceliklerin ve siyasi ilginin yeniden dağıtılması, özellikle halkın ihtiyaç ve beklentilerini dikkate alarak yapılmalıdır.
AK Parti, Doğubayazıt'ın karşı karşıya kaldığı zorlukları ve kaderini ihmal etme algısını tersine çevirecek, halkın günlük yaşamını iyileştirecek ve ekonomik kalkınmayı destekleyecek gerçekçi adımları atmak zorunda. Böyle bir yaklaşım, hem bölgesel hem de ulusal düzeyde partinin itibarını onarabilir ve gelecekteki seçimlerde daha sağlam bir zeminde durmasını sağlayabilir...
