Doğubayazıt Devlet Hastanesinde oynanan senaryo başlıklı yazımız gerek gazetemizde ve gerekse sitemizde 03.10.2012 tarihinde yayınlanmıştı.
O yazıyı aynen aşağıda veriyoruz.
Ön görümüzde yanılmadık
Doğubayazıt Devlet Hastanesi yönetimine yönelik hazırlanan senaryo aynen gerçekleşti.
Bilindiği gibi Türkiye genelinde Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği atanmasıyla hastanelerde yeni bir çığır açıldı.
Bu akım gereğince, Ağrı Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri iş başı yaptı.
Genel Sekreter yeni oluşan örgütün kurumsallaşması yanı sıra bir yandan da kendine bağlı Kamu Hastaneleri yönetimini atama çalışmaları yaptı.
Yeni atanan Ağrı Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Ağrı'yı tanımaz. Hele hele kişileri hiç tanımaz
Doğal ve kaçınılmaz olarak siyasi mekanizmanın manyetik alanının etkisinde kalır.
İşte Doç. Dr. Yaşar Eryılmaz Devlet Hastanesinin İdari yönetiminin atamasında siyasi manyetik alanın gösterdiği istikamette hareket etmiştir.
Başka bir deyişle hastanede daha önce nemalanan çıkar baronlarının yönlendirmesi sonucu etki altında kalan yerel siyasiler, Bölge parlamenterlerden Doğubayazıt sorumlusunu yanıltarak kendilerine yakın bir idari yönetimin iş başına gelmesini sağlamışlardır.
Bu bir kehanet değildir
Görünen köy kılavuz istemez!...
Daha önce yazdığımız gibi günler önce kulisi yapılan ve hazırlanan bir senaryoydu.
Ve gerçekleşti!
Bakın Doğubayazıt Devlet Hastanesi İdari Yönetimine önceki yazımızda vurguladığımız gibi, İkbal ve makam hırsı ile bazı siyasilerin kapılarını aşındıran, ayrıca bazı gruplarla içli dışlı olan hastanedeki yaptığı işlerde siyasi yakınlarından icazet almayı kendine huy edinen ve taviz kar tutumu ile tanınan bir doktor.
İdari mekanizmanın diğer iki alt yöneticisi ise, bir süre önce Bölge Milletvekillerinden birini hastaneye götürerek skandal niteliğinde nahoş olayların doğuşunu sağlayan siyasinin yakını. Diğeri ise gününü gün etmeye çalışan biri.
İşte Doğubayazıt Devlet Hastanesinin üçlü kare ası! Ve kıyım başladı.
Bu ekibe ters düşen namuslu, dürüst bürokratlara da tırpan!...
Bu meşhur yönetici ekibi iş başına gelince, yıllardır hastaneye demiratan yıllanmış demirbaşlar caka satma yerine şimdi zil çalıp oynamaktadırlar.
Vallahi ister çiftetelli, ister tek telli çalıp oynasınlar! Ama unuttukları bir şey var. Oda son oynayan çok iyi oynar!
Yakın bir zamana kadar pusuya yatmış yerli çıkar baronları hastanede boy gösterirlerse şaşmayın
Bir söz vardır.
Karamanın koyunu, sonra çıkar oyunu!
Bakınız hastanenin yeni patronu oyunu sonraya da bırakmadı. İşe gelir gelmez Yeni çeriler gibi,Allah hak getire. dedi ve bazı görevlilerin üzerinde SÜRERİM HA!.. AYAĞINI DENK AL HA!... TUTANAK TUTARIM HA!.. baskı ve taktiklerini uygulamaya başladığı yönündeki söylentileri Bağdat'taki sağır Sultan bile işitti.
Bu yönetimle halen firmalara bağlı çalışan işçilerin atanmasında yerel siyasilerin referans olması daha çok artmıştır. Çünkü icazetçi bir yönetim var.
Ha birde hastanenin yeni patronu daha önce üstlendiği satın alma sorumluluğunu patron olarak yürütecekmiş
Ne diyelim hayırlı uğurlu olsun(!) ama ziyaretçileri çok olacakmış. İşi artacakmış Varsın olsun demlensin çaylar, gelsin kahveler varsın üç beş kuruş çaya ve kahveye gitsin. Ne çıkar?...
Hani bir şairin dediği gibi.
Bir elinde cımbız
Bir elinde maşa
Umurunda mı dünya
Bilgi edinme yasası gereğince, Devlet hastanesinde bir bilgi istedik. Bu bilgiyi şimdiki patron ile yönetim diğer küçük patronu dört aylık bir sürede evirdiler çevirdiler Ali Cengiz oyununu oynayarak yarım yamalak bilgiyi sundular.
Zannettiler ki uyuyoruz. Zamanı ve yeri geldiğin de bu konuda konuşulacak çok şey olacak
Daha çok değişken ve zülfüyara dokunan hususlar var. O da bizim dağarcığımızda kalsın.Sakla samanı gelir zamanı!.. derler ya
Unutmadan bir sitemi vurgulamak istiyoruz. Daha önceki Devlet Hastanesinin patronu dürüst bir kişi olan Yavuz Okulu'nun yeni patronu hakkında bazı yerlerde referans olmasını gerçekten yadırgıyoruz
Bir kurumun yönetimi oluştuğunda, bu yönetimi oluşturanlar elbette ki üstleneceği sorumluluğun bilincinde olacak kişileri olması ve yekdiğerini tamamlayıcı nitelikte olması idealdir.
Acaba Doğubayazıt gibi devasa bir ilçesini sağlık hizmetlerinde en büyük sorumluluğu alan, Devlet hastanesinin yönetiminin oluşumunda bu kriter mi esas alınmış mı? Yoksa ahbap çavuş ilişkilerimi esas alınmıştır?
Varsın henüz çiçeği burunda Ağrı Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri düşünsün
Biz bugün suya bir oluk açtık
Kamuoyunu haberdar etme ve aydınlatma görevini üstlenen basın olarak Doğubayazıt Devlet Hastanesinin çalışmalarını yakında takip edip, olumlu ve olumsuz yönleriyle Doğubayazıt kamuoyu ile paylaşacağımızı belirtmek isteriz. Halkın Sesi Haber
03.10.2012 tarihinde yayınlanan yazımız...
DEVLET HASTANESİ ÜZERİNDEN OYNANAN
SENARYOLAR
Doğubayazıt Devlet Hastanesi üzerinde son günlerde çeşitli senaryolar hazırlanmaktadır. Bu senaryoları Bağdat'ta ki sağır sultan bile işitti
Devlet Hastanesinin üzerinde oynanmak istenen senaryo nedir?
Bakınız yıllardan beri Hastane üzerinde adeta dama taşı gibi oyunlar oynanmaktadır.
Şimdi de hazırlanan senaryo geçmişteki oynanan senaryoların aynısıdır.
Bu senaryoların özünde rant kavgası vardır.
Bazı gruplar bazı siyasileri de yanına çekerek veya onları devreye sokarak Devlet Hastanesinde yeni bir senaryo hazırlığına girişmişler.
Sağlık 'ta yeni oluşturulan sisteme geçiş aşamasında, Devlet Hastanesinin yönetimini ele geçirmek ve orada söz sahibi olmak için perde arkasında kıyasıya bir yarışı başlamıştır.
Bu yarışla Hastane adeta bir cadı kazanına dönmüştür. Hani derler ya; 'Kimin eli, kimin cebinde belli değil '
Bazı doktorların Başhekimlik görevini kapmak için bazı gruplarla birlikte siyasilerin geceleyin evlerine konuk oldukları ve bazı tavizler vaad ettikleri söylenti savları Doğubayazıt kamuoyunda büyük yankı yarattı.
Hastane Müdürlüğüne geçmişte şaibeli işler dolayısıyla idarecilikten alınan ve soruşturma sonrası idari mekanizmada çalışmama şerhi bulunan bazı görevlilerinde bu gruplarla birlikte siyasilerin kapısını aşındırdıkları söylentileri ayyuka çıkmıştır.
Hastanede hakimiyet sağlayıp ihalelerden nemalanmak isteyen bazı gruplar kendine yakın siyasiler aracılığıyla Bölge Milletvekillerini de kendilerine hizmet edecek kişilerin ismini deklere ederek onları da yanıltmaktadırlar.
Hatta bu yanılgı nedeniyle hastanede nahoş bazı manzaralarda cereyan ettiği bilinmektedir.
Bu manzara sonrası hastanede çalışan bazı görevliler zafer kazanmış bir eda ile sağa sola caka satmakta
Burada Milletvekillerinin sık dokuyup ince elemeleri gerekir.
Evet Horasan'dan halı dokunur ama eni nedir boyu nedir bilinmez.
Onun için Bölge Milletvekillerinin bir iş girişiminde veya kamu kurum ve kuruluşlarının atamalarında mutlaka değişik kaynaklardan amacın ne olduğunu öğrenmeleri gerekir. Yani neden bu insanların atanması isteniyor, noktasında derin bir araştırmada bulunmaları gerekir. Kimin kimin adamı olduğu ;öneri getirenlerin ne tür çıkarları olduğu noktasında düşünmeleri gerekir.
Aksi taktirde bu atanan kişilerin bu grupların çemberleri içerisinde dışarıya çıkamazlar.
Devlet hastanesindeki görevlilerin görev yapmada inisiyatifi kendi ellerinde olması gerekirken inisiyatifleri siyasilerin eline bırakmaları doğru bir davranış değildir.Yada yapacağı işlerde siyasilere yakın kişilerin görüşünü de alma devlet geleneğinde yoktur!
Bazı gruplar ve siyasiler Hastanede ki özel şirketlerin almış oldukları işçilerin işe alınmalarında kurum amirine baskı yapma eylemlerinden vazgeçmeleri gerekir.
Siyasilerin veya onların adını kullanan mihrakların Hastane üzerinde ellerini çekmeleri gerekir! Orası kimsenin at oynatacağı yer değildir. Orası devletin bir bağımsız kurumudur! Bir kurumun işleyişini ancak o kurumun yetkililerinin karar vermesi devlet anlayışının bir gereğidir.
Burada konunun Halkın Sesi Gazetesi olarak takipçisi olacağımızı ve gelişmeleri kamuoyuyla paylaşacağımızın bilinmesini isteriz.
Halkın Sesi Haber