SON DAKİKA

Diyarbakır'dan Ankara'ya ölüm orucu trafiği

27 Ekim, 2012 23:26 Güncelleme: 27 Ekim, 2012 23:26 Diyarbakır'dan Ankara'ya ölüm orucu trafiği

 

Yaşanmakta olan insani trajedi ve toplumsal anormallik giderek derinleşiyor.

ORAL ÇALIŞLAR/ RADİKAL

Diyarbakır Barosu Başkanı Mehmet Emin Aktar'a, “Öcalan'la görüşmek mümkün mü? Bakanla görüşmenizden nasıl bir izlenim edindiniz” diye sordum. Kendisi şunları söyledi: “Ölüm oruçları 44. gününde. Geriye dönmenin mümkün olmadığı günlere yaklaşılıyor. Bakana 'Biz Diyarbakır Barosu Yönetim Kurulu olarak Öcalan'ın avukatlığını üstlenebiliriz ve görüşmeleri yürütebiliriz' dedim. Öcalan'ı ziyaret etmemiz ölüm oruçlarını bitirebilir mi? Bundan emin değilim. Çünkü görüştüğümüz ölüm orucundakiler, taleplerinin somut olduğunu, bunların kabulü halinde direnişlerinin biteceğini söylediler.”

“Öcalan'dan 'Bitirin' çağrısı gelse bu direniş biter mi?” diye sorduğumdaysa “Benim tahminim bitebilir. Ama içeriden gelen sesler biraz değişik görünüyor. Tabii Öcalan'ın ne diyeceğini de bilmiyoruz” şeklinde konuştu.

Kılıçdaroğlu, dün Diyarbakır'daydı. Belediye Başkanı Osman Baydemir'in yanı sıra sivil toplum kuruluşlarını da ziyaret etti. Sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, görüşme sırasında, CHP'nin tutumunu eleştirdiler. İki toplumun giderek birbirinden kopan bir ruh hali içinde girdiğini ve CHP'nin süreçte olumsuz bir rol oynamasını istemediklerini söylediler. Hüseyin Aygün ve Sezgin Tanrıkulu'na yönelik CHP içinden sert ve dışlayıcı tutumların bölgede endişeyle izlendiğini vurguladılar.

Diyarbakır'la yaptığım çeşitli telefon görüşmelerinden edindiğim izlenim şu: Ölüm oruçlarında, süreç, hâlâ, her şeye rağmen 'Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılıp kaldırılmaması' noktasında düğümleniyor.

Adalet Bakanlığı ile yaptığım görüşmeyi şöyle özetleyebilirim: “Yeni reform paketi içinde anadilde savunma hakkı yer alıyor. Bunu hızlandırmak için elimizden geleni yapıyoruz. Öcalan tecrit altında değil. Ailesinin isterse görüşebileceğini ifade ettik. Ancak kardeşinin Öcalan'la görüşmesi yeterli görülmüyor. Avukatların bir görüşme yapması konusunda ise durumu değerlendiriyoruz.” Bakanlık, BDP'nin sorunun çözümü için yeteri kadar esneklik göstermediği düşüncesinde: “Biz adım attık. Görüşmeler yaptık. Karşı taraf sert karşılık veriyor.”

BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş'ın değerlendirmesi ise özetle şöyle: “Adalet Bakanı'nın girişimleri olumludur, diye açıklama yaptık. Şimdi çözüm için onlardan adımlar bekliyoruz. Öcalan üzerindeki tecrit hâlâ kaldırılmadı. Talepler zaten temel insan hakları içinde, bizim de savunduğumuz talepler. İnsanlar ölüm sınırında, bakanlığın da bu psikolojik ortamı dikkate alması gerekiyor.”

'Adalet Bakanı'yla görüşen heyetten bazı isimlerin İmralı'ya giderek Öcalan'la görüşeceği' yolundaki haberler gerçekleşmedi. Bu noktada, Adalet Bakanlığı tarafından henüz bir adım atılmadı.

Sonuç olarak, durum dün de belirsizliğini korudu. İnsanlar ölüme yaklaşırken siyasette değişik hesap ve analizlerin öne çıktığı bir zemindeyiz. Şu noktada siyasi tabloyu kavramak pek kolay değil, ölüm ise insanın kavrayış gücünü hepten aşan bir olgu. Yaşanmakta olan insani trajedi ve toplumsal anormallik giderek derinleşiyor.

Kamuoyu, bir an önce zaten yok denilen tecridin kaldırılmasını ve ölüm orucunu sonlandıracak adımların atılmasını bekliyor.

 

 

Yorum Ekle