23 Ekim 2011 Pazar günü saat: 13:42’de Van ilimiz de meydana gelen ve özellikle Erciş ilçesi ve köylerinde büyük yıkıma sebep olan elim deprem faciası bizi derinden sarsmıştır. öncelikle Deprem faciasında hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Yüce Allahtan rahmet kederli ailelerine ve aziz halkımıza başsağlığı, yaralılara da acil şifalar dileriz. Meydana gelen elim deprem faciası tüm halkımızda yarattığı derin üzüntüyü de yüreğimizden hissederek paylaştığımızı da belirtiyoruz. Bu duygularla Doğubayazıt’ da özellikle Doğubayazıt Belediyesinin göstermiş olduğu yüksek duyarlılıktan dolayı kutluyoruz. Yine okullarda mahallelerde, esnafların arasında seferberlik ruhuyla çalışarak 24.10.2011 de kamyonlarca battaniye,giyecek,gıda,temizlik vb malzemeleri toplayarak öğretmenlerden oluşan bir heyetle doğubayazit belediyesi ile birlikte Erciş ilçemizdeki halkımıza ulaştırmak üzere götüren Eğitim Sen’i tebrik ediyoruz. Eğitimsen ve belediye ile birlikte sadece ilk günde 11 kamyon malzeme Çelebibağ Belediyesi Afet Koordinasyon Merkezine ulaştırılmıştır. Köyden günlük ekmeğini, peynirini, bir avuç şehriyesini, umudunu, şefkatini, merhametini ve kardeşliğini büyük bir duygu birliğiyle Erciş’teki kardeşlerine götürülmek üzere gönderen Köylülerimize, Kampanyayı duyan ve hemen poşet poşet erzak, battaniye, temizlik malzemesi, ekmek, su getiren cömert Doğubayazıt esnafına, bilgisini, ahlakını, birikimini paylaşmaktan geri durmayıp her türlü maddi ve manevi desteğini veren değerli öğretmen camiasına, Ehmedê Xanî’ nin torunları olduğunu ıspatlayan duyarlı Doğubayazıt öğrencilerine, elinden geleni yapmaktan hiçbir zaman geri durmayan aziz Doğubayazıt halkına sonsuz şükranlarımızı sunarız.
Bütün Türkiye de aynı duyarlılığı gösteren tüm insanlara da yüce Allahtan hayırlarının kabulünü diliyoruz. 17 ağustos, Erzincan, Bingöl, Dinar vb onlarca deprem felaketinde büyük dayanışma örneği gösterildiği gibi burada da aynı dayanışma gösterilmektedir.
Öğrenciler, öğretmenler, kadınlar, bebekler, anneler, yaşlılar enkazın altındayken, çaresizce enkaz altındaki çocuklarına ulaşmak için çabalayan çaresizleri, umudunu, canını, çocuğunu, babasını, annesini, eşini yıkıntıların arasında çaresizce bekleyenleri anlamak, ağlamak, üzülmek insan olmaktır. onların acısını paylaşmak insanım diyen herkesin görevidir. Fakat sosyal medya da, tv programlarında, sokakta içinden veya bunu ifade ederek;
Ağlama sırası onlarda!
Hükümetin yapamadığını Allah yapıyor!
Allah intikamımızı aldı!
Şeklinde bir insanlık körelmesi, vicdansızlık ve ahlaksızlık örneği sergileyenlerin varlığı bu ülke için tam bir utanç olduğunu belirtiyoruz. Bu ülkede, haysiyetini koruyan milyonlarca Türk'ün ve Kürd'ün, Vanlı kardeşlerine yardım için şimdiden çırpınmaya başladığını bilerek... Bu ülkede, insanlık onurunun ne olduğunu yüreğinde hisseden yurttaşların sesini duyarak... Bunun Türkiye olmadığını biliyoruz fakat bu seslerin giderek çoğaldığını da belirtiyoruz.
Televizyon programların da ülkede ırkçılık yapmanın moda olduğunu bilerek! ve fakat bu günde olmaması gerektiğini kestirmeden, bu düşünceleri yıllardır yaymaya çalışanları, bu düşünceleri paylaşanları, bunu ifade edenleri ve en başta; Müge Anlı ve Duygu Canbaş’ı nefretle kınadığımızı belirtiyoruz.
Irkçılığın iyi bir şey olmadığını, Müge Anlı denilen insanlık zavallısı mahlukun ve her ne kadar insanlıktan nasibini almamış da olsa ırkçılığını kaale aldığımız Duygu Canbaş’ı ebediyen ekranlarda uzaklaştırarak göstermek gerektiğini beyan ediyoruz.
Evet yüreğimiz bu gün Van gibi yangın yeri!
Acımız Artos Dağı kadar büyük!
Fakat umudumuz ve dayanışmamız daha büyük, biz nice acıların üstesinden geldik bunun da üstesinden geleceğiz. Van’ın sahipsiz ve kimsesiz olmadığını herkese göstermenin günü olduğunu belirtiyor, Yüce Allahtan bu tür felaketleri bir daha halkımıza göstermemesi temenni ediyoruz.
DOĞUBAYAZIT DEMOKRASİ PLATFORMU
