Duruşmada tanık olarak dinlenen başka bir suçtan tutuklu Abdullah Karatay, Harun Alkan adlı sanığı tanımadığını ifade ederek, "Doğubayazıt ilçe merkezinde kaybolan kızım Eylem Karatay'ı bulmaya çalıştığım sırada, Harun adlı kişinin evine geldim. Bana kızımı aramamamı, kızımın örgütü katıldığını söyledi" dedi.
Karatay, kızını bulmak için bazı kişileri araya soktuğunu, bu sırada iki kişinin evine geldiğini, terör örgütüne katılan kızından umudunu kesmesini söylediklerini anlatarak, kızının bir fotoğrafı karşılığında kendilerine örgüte gönderilmek üzere kuru gıda temin etmesini istediklerini söyledi.
Başka bir suçtan tutuklu bulunan tanık Engin Yerlikaya da ifadesinde, sanıklardan Salih Özer'in Türkmen köyünde bir televizyon verici istasyonunun bombalanması olayı ile ilgili iddialarla bir ilgisinin bulunmadığını belirterek, "İstanbul'da gözaltındayken bana okutulmadan imzalattırılan söz konusu ifademi kabul etmiyorum. Ben Doğubayazıt ilçesinde müzisyenlik yapıyorum, beni herkes tanır ancak bu sanıklardan hiçbirini tanımıyorum. Onların aleyhinde hiçbir beyanım olmamıştır" şeklinde konuştu.
Sanıklar da suçlamaları kabul etmediklerini ifade ederek, yaklaşık bir yıldır tutuklu bulundukları sürenin göz önüne alınarak tahliyelerine karar verilmesini talep etti.
Sanık avukatları da savunmalarında, gizli tanık "Topal"ın bazı ifadeleri üzerine sanıklarla ilgili operasyon yapıldığını, bu tanığın tek başına ifadesinin dikkate alınarak sanıklarla ilgili iddianame hazırlanmasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürdü