XANi'NİN DEVLET ANLAYIŞI
Xanî platonun devlet anlayışından esinlenmiştir. Platon devlet anlayışını pratiğe indirgeyerek uygulamak istemiştir. Oysa Xani salt devlet anlayışını teoride tutmuştur. Zira İnsan zaman ve mekân boyutu Xanî'nin devlet anlayışını uygulamasına elverişli değildir. Başka değişle Xanî zamanında önce dünyaya gelmiştir. Fıırdewsi'nin eseri olan şahneme Pers toplumuna ışık tutarken Xanî sadece beklemeyle yetinmiştir.
Xanî diyor ki, Toplumu çocuğa Anayı ise otorite, devlet ve iradeye benzetirsek daha anlam kazanır. Ananın sağladığı ortamı hür düzen toplumun deyişiyle Hürriyetçi devlet günümüzde ise başka bir deyişle Demokratik irade şeklinde algılayabiliriz.
Ak sütü göğsündeki iki ak tepesinde veren anne, yavrunun ağlamasını, mutsuzluğunu sükûnet ve mutluluğa dönüştürür. Yani adaleti üretimiyle sağlamış olur. Bunun gibi insan yaşamın devranında hukuklu bir iradeye, otoriteye sahipse sosyal adalet kurulur. O düzene saygı duyar ona hukuk devleti der.
Filozof Xanî'nin tasarımının yapı taşları ikidir. İlki Hukuklu bir otorite ikincisi olarak hürriyetçi ve demokratik bir devlet.
Süt veremeyen ana anlık yapabilir mi? Hukuk devleti olmasa toplumun bereketi zenginlikleri adaletle dağıtılabilir mi? Sosyal adaletçi olabilir mi? Özverili samimi duygulu doğal, şefkatli bir canlı ana bünyesi ve ortamı olmazsa, bu söylenenler oluşur mu? Onun için dahi Xanî hukuku ve hürriyeti iki nazlı ceylanla simgelemiş. Bu simgeleri tasarımında yerli yerine
bilim ölçekli olarak koymadan evvel, bir çok şiirlerinde işlemiş durmuş.
Xanî ulus devlet tezini ve giderek Demokratik devlete dönüşen düzenlemesini sadece Kürtler için kurgulamadı. Kendi deyimi ile bu model diğer toplumlara örnek olsun dedi.
Ehmedê Xanî Mem û zini öyle bir biçimde yazmıştır ki, O'nda bir devlet tasviri gözler önüne gelir ve tüm gücüyle, bütün kolları ve kuruluşlarıyla gerçek ve somut bir kılığa girer. Tasvir ettiği devlette yöneticiler vardır, vezirler vardır, yetkililer vardır, çalışanlar vardır, nöbetçiler vardır, muhafızlar vardır, kumandalar vardır, ordu vardır; o devletin başında, tacı ve tahtıyla, iktidarı ve heybetiyle bir bey oturup devletin çarkını döndürür. O devletin başkenti cızir'dir, cizri botan.
Xanî eserin 8 bölümünde o beyi ve devletini, öykücünün ağzında nasıl tasvir etmiştir.
Dedi ki: Bir Padişah, geçmiş zamanda
Çıktı, üstün olarak hükümetinde
Çeşitli haklar boyun eğerdi O'na itiaatlıy dı
Tahtı Cızirdey'di. O'nun bahtı da mutlu
Romlar, Arapları, Acemleri emrine almıştı.
Makamı yüceydi. O'nun talihide güçlü
Ve Botan beyi adıyla tanılmış ün salmıştı.
40 bölümde Bey'in avdan dönüşünü anlatırken, o dönüşü şöyle tasvir etmiştir.
Bey geldi yanında bu kadar asker
Davullar, zurnalar, bağrışırlar ve mehter
Çalıyorlardı davulları ve sazları
Yükseliyordu çavuşların haykırış ve avazları
Kentlerden giriş ve çıkış zamanlarında, askerler ve mehterlerle, davul ve zurnalarla, saz ve haykırışlarla böyle tören kimler için yapılır? Kuşku yok ki, Devlet Başkanları için yapılır. Eskidende öyleydi. Şimdide öyledir.
51 bölümde Zin Bey'e vasiyetini söylerken, ilkin, kendinsin öleceği zaman üzülmemesini Bey'den rica eder. Sonra şöyle der
Memo benin olsun, merhamet senin
Gamlar benim olsun, saltanat senin
Şahım anlaşmazlığa düşme benimle
Yetinmiş bulunuyorum ben kendi payımla
Tıpkı Hüsrev gibi otur sen tahtına
Ve altın tacını eğ yüzünün üzerine
Zin sonrada Bey'den, bir yıla dek, ne kadar hükümet işlerinde konuşursa ne kadar maaşlar dağıtılırsa, ne kadar huzuruna askerleri çağırırsa, ne kadar tutuluları salıverirse vs. hepsini kendinsin niyeti yapmasını Ve kendisine hayır yapmasını rica eder. Zin'in bu vasiyetice, tam bir devletin ve onun hükümdarının tasviridir.
Sözlerime Xanî'nin eğitim ve bilime önem veren bir şiiri ile son vermek istiyorum
.
MÎRÊ MİCLİS
Mîrê meclis neketin mutrubê goya çi bikit
Xunçe xendan nebitin, bilbilê şeyda çi bikit
Bîneka husnê pûtan lazim e sahib nezerek
Kesê bîne ku nebit dîlberê zîba çi bikit
Bê kerem naçite tîpa edûwan merdê şecî
Tîxê ahêxte bê destê tuwana çi bikit
Talibê ilm û terbiyeta alimê dana çi bikit
Qelbê Xanî sedefa gewherê irfan me'na çi bikit
Metinxwanek nebitin sahibê me'na çi bikit
MECLİSİN EMİRİ
Meclisin emiri gülmese, mutripler ne yapsın
Gülümseyen bir gonca yoksa Şeyda bülbülleri ne yapsın
Güzellerin heykeline nazar sahipleri gerek
Bakan hayranı yoksa dilber Ziba ne yapsın
Karşılıksız çıkmaz meydana yiğit savaşçı
Güçlü bir el sarılmayınca, kınındaki kılıç ne yapsın
Öğrencinin bilimde, erdemde gözü yoksa
Bilgenin dağarcığındaki bilgiler ne yapsın
Xanî'nin şiirleri birer incidir, uyarıdır
Ama Ülkede okuyucu yoksa şairler ne yapsın
C.Baycan yazıyor...
Kaynak. Xanilog Şarafettin Eryılmaz- M.Emin Bozarslan