İZMİR - HDK İzmir İl Meclisi'nin öncülüğünde 1 Eylül Dünya Barış Günü'nü kutlamak için Cumhuriyet Meydanı'nda bir araya gelen binlerce yurttaş, sloganlarla Gündoğdu Meydanı'na yürüdü.
Yürüyüşe HDK bileşenleri, KESK, TÜMTİS, Alevi Bektaşi Federasyonu İzmir bileşenleri, Halkevleri, TKP 1920, ÖSP, DSİP, İHD ve üyeleri katıldı. HDK'nin "Çatışma değil müzakere ölüm değil çözüm" pankartının en önde açıldığı yürüyüşe, BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık da katıldı. İzmir Müzisyenler Derneği'nin Ermeni sanatçı Aram Tigran'a ait, "Dünyaya bir daha gelsem ne kadar tank, tüfek, silah varsa hepsini eritip saz, cümbüş ve zurna yapacağım" sözlerini yazdıkları pankartı taşıyıp müzik aletlerini çalarak yürüyüşe katılmaları renkli görüntüler oluşturdu. Yürüyüşte PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecride dikkat çekmek amacıyla kadınlar tarafından "Öcalan'ın özgürlüğü Kürt kadının özgürlüğüdür" pankartı taşındı. Bu pankarta alana girildiği esnada polisler tarafından el konuldu.
Yürüyüşte sık sık, "Dîsa dîsa serhildan serokê me Ocalan", "PKK halktır halk burada", "Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek", "Yaşasın devrim ve sosyalizm", "Bijî biratiya gelan" sloganları atıldı.
'Şemzinan'da ve Gever'de direnenlere selam olsun'
Gündoğdu Meydanı'na gelen binlerce yurttaş, demokrasi mücadelesinde yaşamlarını yitirenler için bir dakikalık saygı duruşunda bulundu ve "Şehîd namirin" sloganları attı. Platformdan yapılan selamlamada ise, "Gelin ulusalcılığın ve milliyetçiliğin kalesi olan İzmir'de barışın sesini yükseltelim" çağrısı yapıldı. Selamlamada, "Şemzinan'da, Gever'de teslimiyetçiliğe direnenlere, İmralı ve tüm zindanlarda yatanları, tutuklu vekilleri, gazetecileri, öğrencileri selamlıyoruz" dendi.
'Sayın Öcalan'ın müzakerelere katılma şartlarını yaratın'
HDK adına Kürtçe ve Türkçe yapılan açıklamada, AKP hükümetinin yeniden güvenlikçi politikalardan medet umarak, ülkeyi felakete sürmeye devam ettiğine dikkat çekildi. Açıklamada, "Süreç böyle devam ederse bunun vebali altında hepimiz kalırız. AKP'ye sesleniyoruz; bu savaşı derhal durdurun, Kürt toplumunun temsilcileri ve seçilmişleri ile daha fazla kavga etmeyin. İmralı'daki insanlık dışı uygulamalara son verin, Sayın Öcalan'ın müzakerelere katılma şartlarını yaratın" denildi.
Sakık: Kürt sorunu mücadele sorunu değil müzakere sorunudur
Mitingde konuşan BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık ise, yıllardır devam eden savaşın halkın hakları verilmezse devam edeceğini söyleyerek, Kürt sorunun 90 yıldır yapılan katliamlara, faili meçhullere ve tutuklamalara rağmen çözülmediğine dikkat çekti. "Kürt sorunu mücadele sorunu değil müzakere sorunudur" diyen Sakık, AKP hükümetini kastederek, "Ama bunlar geçmişten ders almıyor. Silaha, cezaevlerine tapıyorlar. Sorunu böyle çözeceklerine inanıyorlar" şeklinde konuştu.
Sakık'tan Başbakan Erdoğan'a, 'dokunulmazlık' cevabı
Başbakan Erdoğan'ın dünkü sözlerine değinen Sakık, "Dün 'Kürt sorunu benim sorunumdur diyen adam bugün dokunulmazlıkları kaldırmaktan bahsediyor. Alevileri sorunlarını çözeceğini söylüyordu, Cemevlerine tahammül edemiyor. Biz cezaevlerinde de kaldık, dokunulmazlıklarımız da kaldırıldı. Ama size boyun eğmedik" dedi.
'Dalgalar Öcalan'a selamlarımızı götür'
PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecride işaret eden Sakık, "Sayın Öcalan'ın yanına 16 aydır kimse gidemiyor. Buradan denizlere ve dalgalara sesleniyorum, buradan selam götürün ona. Kendisinin Kürt halkı ve silahlı güçler üzerindeki etkisini biliyoruz, barış için mücadele etmeye devam etsin. Devlet ve PKK elini silahtan çeksin. Sayın Öcalan'ın çözüm için önü açılsın" diye belirtti.
'Kandil'e bayrak dikmenin yolu Şemdinli'den geçer'
Şemdinli'de yaşanan çatışmalar hakkında konuşan ve hükümet ile MHP'ye tepki gösteren Sakık, parlamenterlerin Şemdinli'ye giremediğini söyledi. MHP ve AKP'nin idamın geri getirilmesine yönelik talepleri olduğunu hatırlatan Sakık, "Devlet Bahçeli Kandil'e bayrak dikerek bu sorunu çözüleceğini söylüyor. Ama bilmesi gerekir ki Kandil'in yolu Şemdinli'den Cudi'den geçer. Hele gel oraya, bir karpuz yiyelim de oradan Kandil'e bayrak dikmeye gidersin" diye konuştu. Öcalan'ın sürece dahil edilmesinin hayati değerde olduğuna vurgu yapan Sakık, "Öcalan sürece dahil olmalıdır. Silahların susmasını, ölümlerin durdurulmasını gerçekleştirebiliriz. Yapılmak istenen yeni anayasa öncesi eski anayasayı yakalım ve küllerini Misak-ı Milli'nin üzerine savuralım. O bize huzur getirmedi. Yeniden barışı, eşitliği, hukuku, demokrasiyi inşa edelim" çağrısında bulundu.
Sakık'ın ardından sendika ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri birer konuşma yaptı. Ardından miting sanatçı Ferhat Tunç'un türküleri ile devam etti. DİHA