SON DAKİKA

Gül'den tutuklu vekiller çıkışı

01 Ekim, 2012 12:13 Güncelleme: 01 Ekim, 2012 12:13 Gül'den tutuklu vekiller çıkışı

 

TBMM'nin 24. Dönem 3. Yasama Yılı'nın açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, tutuklu vekiller için, "Vekil sıfatını kazananlar yasama faaliyetine katılmalı" dedi.

 

 

 

Meclis düzenlenen açılış töreni ile çalışmalarına başladı. Meclis'in açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, bir yandan tutuklu milletvekillerinin de Meclis'te olması gerektiğine vurgu yaparken, bir yandan da “PKK ile mücadele” adı altında yürütülen çalışmaların devam edeceğini ve asker ile polisin kendisini yenileyerek mücadeleyi yükselteceğini söyledi.

TBMM 24. Dönem 3. Yasama Yılı çalışmalarına başladı. İlk oturumu Meclis Başkanı Cemil Çiçek yönetti. İlk oturuma Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte siyasi parti genel başkanları katıldı. CHP Dersim Milletvekili Kamer Genç ise ilk oturuma Deniz Feneri davasına dikkat çekmek amacıyla elinde fener ile katıldı. Açılışta konuşan Meclis Başkanı Cemil Çiçek, Meclis'in önceki dönemde yaptığı çalışmaları anlattı. Çiçek, Türkiye'nin çözmesi gereken birçok sorun olduğunu belirterek, “Bunları konuşularak çözmek gerekiyor. Darbeleri soruşturan bir Meclis darbe anayasası ve hukuku ile yoluna devam edemez. Bundan bir an evvel kurtulmalıyız. Geciktirip veya ötelersek her gün yeri sorunlarla karşılaşırız. Bunun dışında siyasi etik komisyonu kurulmalıdır. Bu yasama yılında hiç olmazsa bu konularda uzlaşmamız gerekmektedir” dedi. Siyaset hukukunun yeniden düzenlenmesi gerektiğine dikkat çeken Çiçek, yürürlükte olan siyaset hukukunun katı ve yasaklayıcı olduğunu kaydetti.

'Tutuklu vekiller Meclis'te olmalı'

Çiçek'in konuşmasının ardından saygı duruşu yapıldı. Saygı duruşundan sonra konuşan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, tutuklu milletvekillerine değinerek, “Bu vesileyle, seçildikleri halde bu yasama yılında da Meclis'te olamayan milletvekillerinin bu tablo içinde bir noksanlık oluşturduğunu belirtmek isterim. Seçimlere yasal olarak katılmış, halkın oyunu almış, milletvekili sıfatını taşımaya hak kazanmış herkesin, haklarında kesin yargı kararları ortaya çıkana kadar yasama faaliyetine katılması gerektiğini düşünüyorum” dedi. Meclis'in kapsayıcı olması gerektiğine işaret eden Gül, Türkiye'nin de içinde bulunduğu bölgede önemli sorunlar yaşandığına işaret etti. “Türkiye gibi olmak bazı halklar açısında özlem haline geldi” iddiasında bulunan Gül, buna örnek olarak ise Ortadoğu halklarının gösterdi. Gül, Ortadoğu'da değişimleri engellemek için global çapta hareketler yapıldığını belirterek, film tartışmalarının bunun bir parçası olduğunu savundu.

Türkiye, Suriye'de barıştan yana tutum almış!

Suriye'de kanlı bir iç savaş yaşandığını belirten Gül, Türkiye'nin Suriye'de halkların barışından yana olduğunu ileri sürdü. Gül, “Olaylar başladıktan sonra inisiyatifin Suriye yönetiminin elinden çıkmaması için dostça çalıştık. Bu günlere gelinecek olduğunun kaçınılmaz olduğunu gördük. Dünyanın gözü önünde kendi halkının taleplerine savaş uçakları ile müdahale eden bir rejim var karşımızda. Biz ilkeli bir tutum sergiledik. Suriye'de akan kanın durması hepimizin ortak sorumluluğudur” dedi.

Artan çatışmaları Suriye'ye bağladı

Suriye'de yaşanan gelişmelerin Türkiye açısından güvenlik sorununu ortaya çıkardığını savunan Gül, son günlerde artan çatışmaları da buna bağladı. Konuşmasının devamında sık sık “terör” vurgusu yapan Gül, PKK ile mücadele konusunda kararlılık içinde olduklarını söyledi. Gül, “TSK ve güvenlik güçleri 'teröre' karşı yürüttüğü mücadeleyi kendisini yeniden yapılandırarak sürdürmektedir. Devlet ve millet olarak güvenimiz tamdır” dedi.

BDP'li milletvekillerini hedef aldı

Meclis açılışında yapılan yemine sadık olunması gerektiğini söyleyen Gül, BDP'li milletvekillerini hedef aldı. Gül, BDP'li milletvekillerinin isimlerini vermeden, “Terörün kucaklanmasına müsamaha gösteren bir demokrasi dünya üzerinde yoktur” dedi. Türkiye'nin Kürt sorunu konusunda cesur adımlar attığını ileri süren Gül, “Değişiklikler birbiri ardına yapılıyor. Pek çok yasak sona erdi. Kimliklere müdahale artık yok. Anadil üzerindeki baskılar kalktı. Anadilde eğitim bu yıldan itibaren sistem içine alındı" iddiasında bulundu.

'Anayasa çalışmaları metne dönüşmeli'

Çatışmaların artmasına rağmen Cumhuriyet tarihinin en güçlü döneminin yaşandığını ileri süren Gül, demokratikleşme yolunda adımların da atılması gerektiğini kaydetti. Uluslararası gelişmelere değinen Gül, Filistin meselesinin kalıcı çözümü ve İran ile yaşanan tartışmaların aşılması için uluslararası ilişkilerin geliştirilmesi gerektiğine işaret etti. Geçen sene Türkiye'nin en önemli gündeminin yeni anayasanın yapımı olduğunu hatırlatan Gül, “Anayasanın geniş kitlelerin önerileri de içine alacak ön hazırlık geçen yıl tamamlandı. Komisyon çalışmalarını izlemekteyim. Bu çalışmaların ortak bir metne dönüşme zamanı gelmiştir. Yüzde yüz anlaşmanın ne denli güç olduğunun farkındayım. Kimsenin kendisini dışlanmış hissetmeyeceği yeni bir vatandaşlık sistemini kurmalıyız. Netice olarak yapılması gereken köklü anayasa tecrübemizin ışığında temel hak ve özgürlükleri genişletip, demokrasimizi kurumsallaştıracak bir anayasanın hazırlanmasıdır” ifadesini kullandı. Türkiye'de özgürlük ortamı olduğunu savunun Gül, demokrasiyi zedeleyen aksaklıkların giderilmesi gerektiğini söyledi.

AKP'nin medya sansürüne gönderme

Hak ve özgürlüklerin dar olduğu ülkelerin sıkıntı yaşayacağını söyleyen Gül, Türkiye'nin ise belirli bir olgunluğa sahip olduğunu savundu. Gül, “Medya mensuplarının halkı haberdar etme görevlerini yerine getirirken engelle karşılaşmaması temeldir. Kimse fikirlerini medya ile açıkladığı için hapse düşmemelidir. Kesin bir ayrım gözetilmelidir” dedi. Gül, Türkiye'nin ekonomik gündeminin cari açıksız büyüme olması gerektiğinin altını çizdi. Cumhurbaşkanı Gül'ün konuşmasının ardından Meclis oturumu yarın açılmak üzere kapatıldı.DİHA

Yorum Ekle