Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yurtdışı gezisi sırasında İmralı Adası'na gidecek heyete ilişkin yaptığı değerlendirmelere BDP'den sert tepki geldi. Erdoğan'ın konuşmasını değerlendiren BDP Grup Başkan Vekili İdris Baluken, BDP'nin ilk günden beri sürece katkı sağlamak açısından yapıcı bir tutum içinde olduğunu belirterek, Ancak burada BDP'nin kurumsal kişiliğinin ve temsiliyetinin olduğu ve bu konu ile ilgili bu kurumsal tüzel kişiliğini oluşturan parti organlarının yetkili olduğunu kamuoyuna açıkladık. Bu parti organlarının alacağı kararlar süreç açısından belirleyici olur. BDP açısından. İmralı'ya ikinci bir heyetin gidişi ile ilgili tartışmaları yetkili organlarda yaptık. Burada eş başkanların gitmesi parti organları tarafından kabul edildi dedi.
'Erdoğan'ın açıklaması kabul edilemez'
Baluken, İmralı Adası'nda PKK Lideri Abdullah Öcalan ile yapılan ilk görüşmenin ardından bir aylık bir sürenin geçtiğini bu sürenin tamamen heba edildiğini söyledi. Bu süreç içerisinde AKP, Adalet Bakanlığı veya Başbakanlık'tan kendileri ile direk temas kurulup, fikir alış verişinde bulunulmadığını hatırlatan Baluken, Daha çok medya üzerinden dezenformasyon niteliğindeki bilgiler ile karşılaştık. Başbakan'ın yine basın aracılığı ile parti organlarının yetkisindeki kararlara müdahil olma isteğini görüyoruz. Bu bizim açımızdan kabul edilemez bir tutumdur. Adaya kimlerin gideceği heyetin kimlerden oluşacağı, yol haritasında kimlerin görev alacağı BDP'nin parti organlarının vereceği karar ile şekillenecek süreçtir. Erdoğan kendi görev ve sorumluluklarını yapmalıdır. Güven arttırıcı siyaseti güçlendiren adımları atmakla yükümlüdür Erdoğan. Dışarıda halen binlerce asker ile operasyon yapılıyor. 2 gün önce Viranşehir'de yapılan etkinlikte eş başkanımız ve milletvekillerimize öldürücü derece polis şiddeti uygulandı. Dil ve üslupta bir değişim olmadığını görüyoruz dedi.
'Biz AKP'nin heyetlerine karışmıyorsak onlar da karışmamalı'
Baluken, böylesi bir süreçte güven verici adımların atılması yerine Meclis'e Kürt işadamlarına soykırım anlamına gelen yasaların dahi sevk edildiğini hatırlattı. Erdoğan'ın bunları görmezden gelerek BDP'nin yetkili organlarına karışmasının kabul edilemez olduğuna işaret ederek, Biz nasıl ki AKP'nin MYK kararlarını veya belirlediği heyetleri belirleme hakkını kendimizde görmüyorsak Erdoğan'ın da bu konuda sorumluluk içinde olmasını bekliyoruz diye konuştu.
'Hiçbir milletvekilimiz Başbakan'ın belirleyeceği görevi kabul etmez'
Baluken, BDP'nin hiçbir milletvekilinin Başbakan Erdoğan'ın belirleyeceği görevi kabul etmeyeceğini vurgulayarak, Tüm milletvekililer partimizin eş başkanları ve organlarının belirlediği görev ve sorumluluk içinde hareket ederler. Eğer yapıcı çalışmaların açığa çıkması isteniyorsa AKP ve Başbakan kendi yapması gereken yasal ve anayasal düzenlemelerle ilgili hızla adım atma sorumluluğu içinde davranmalıdır. BDP de bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da üzerine düşeni yapacaktır şeklinde konuştu. DİHA
