HAKKARİ - BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, sınırın sıfır noktasındaki Çukurca ilçesinden Başbakan Erdoğan'a seslendi. Demirtaş,"Kürtlerin kendini yönetmesinin kime ne zararı olur. Sırf bunu engellemek için bu kadar büyük bir savaşa ne gerek var. Devletin şu bölgeye yaptığı askeri yatırım yerine, buraya açılacak bir tane Kürtçe eğitimli okul sorunu çözer. Buralara bakarsak binlerce asker görev yapıyor, polis görev yapıyor onlarında çoluk çocuğu da var burada. Eşleri var burada. Okullarda okuyorlar. Onların da bu işte suçu yok tabi. Ama savaşın acısını herkes çekiyor ve bunun faturasını hepimiz ödüyoruz" dedi.
Hakkari'deki temaslarının ardından Çukurca’ya giden BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve beraberindeki BDP Hakkari Milletvekili Adil Kurt, BDP il Başkanı M. Sıddık Yıldırım ile Belediye Başkanı Fadıl Bedirhanoğlu, Çukurca esnafını ziyaret ettikten sonra, hakkında daha önce açılan bir dava nedeniyle 8 yıl hapis istemi onanan Çukurca Belediye Başkanı Mehmet Kanar'ın evine giderek ailesini ziyaret etti.
BDP Genel Başkanı Demirtaş, 4 gün önce ilçede yaşanan çatışma sırasında evlerine kurşun ve roketatar mermisi isabet eden evlere de giderek vatandaşlara geçmiş olsun dileklerinde bulundu. Demirtaş, burada yaptığı açıklamada savaşın sorumlusunun AKP hükümeti olduğunu söyledi. Demirtaş şöyle konuştu: "Türkiye’de yaklaşık 30 yıldır nerdeyse devam eden bir savaş var ve bu savaşın en fazla acısını yükünü sivil insanlar çekti, anneler, babalar çekti. Çukurca gibi yerleşim birimi 1990 yılından bu yana en fazla acıyı, en fazla zulmü yaşayan ilçelerden biridir. Çukurca’nın boşatılmamış tek köyü kalmamış. Bugün de yeniden çatışmaların alevlendiği bu günlerde, Çukurca’da sivil insanların yerleşim yerleri her çatışma sırasında ateş altına alınıyor, evler taranıyor camlar çatılardan roketler içeri giriyor.
Şimdi bu coğrafyaya baktığınızda burada yaşayan insanlar ne istiyorlar ki; ne yapıyorlar ki. Yıllardır böylesi bir baskı altındalar bunu sormak lazım. Bu insanların kendi toprağı binlerce yıllık ata, dede toprağı burada kendi kültürü ile ana dili ile, kimliği ile yaşamak istiyorlar. Şimdi Çukurca yâda Yüksekova Şemdinli Hakkâri, Şırnak, Cizre burada yaşayan insanların kendi ana dilinde eğitim yapmasının kendi kültürü ile yaşamanın kime ne zararı olabilir ki.
ÇUKURCA’DA KÜRTÇE BİR OKUL YAPILIRSA BU SORUN ÇÖZÜLÜR
Kürtlerin kendisini yönetmesinin kime ne zararı olur? Sırf bunu engellemek için bu kadar büyük bir savaşa ne gerek var. Devletin şuraya yaptığı askeri yatırım yerine buraya açılacak bir tane Kürtçe eğitimli okul, sorunu çözer. Buralara bakarsak binlerce asker görev yapıyor, polis görev yapıyor. Onların da çoluk çocuğu var burada. Eşleri var burada. Çocukları okullarda okuyor. Onların da bu işte suçu yok tabi. Ama savaşın acısını herkes çekiyor. Bunun faturasını hepimiz ödüyoruz. Sırf Kürtler kendi ana vatanını, toprağında, köyünde, kendi diliyle kültürü ile yaşamasın diye 30 yıldır bu savaş devam ediyor. Bunun bitmesi lazım.
Bu sorunun tek çözüm yolu diyalog müzakeredir. Şimdi ben buradan Çukurca’dan, savaşın en fazla acısının yaşandığı yerden Türkiye’den masa başı ahkam kesenlere soruyorum. Bu iş müzakere ile diyalogla çözülsün dediğimizde kıyameti koparanlar gelsinler burada yaşayanları ve bu insanların dramını görsünler. Sadece Çukurcalının değil, burada yaşayan asker, polis çocuklarının dramını da görsünler. Orda vatan millet Sakarya deyip masa başında ahkam kesmek kolay. Müzakere diyalog tek çözüm yoludur dediğimizde, hayır deyip terörle mücadele edeceğiz bunları ezeceğiz diyorlar. Gelsin burada yaşasın bakalım. Burada onları söylesin bakalım. Tek yol vardır çözüm için barışla ulaşılabilecek çözüm tektir, O da müzakere yaparak işin muhattapları ile oturup konuşarak bu meseleyi halletmektir. Yoksa bu savaş herkesi yakar. Bu savaştan herkes etkileniyor ve herkes zarar görüyor. Bu nedenle savaşın bitmesi ve bitirilmesi lazım. Bu gün burada yaşanan dramın sorumlusu devlettir ve siyasi partilerdir. Hükümet bu politikaların arkasında durduğu müddetçe bu zulüm devam edecektir.
Demirtaş ve beraberindekiler Çukurca’daki temaslarının ardından Hakkari'ye geçti.Kdir kaya
