SON DAKİKA

'CHP ve MHP 30 yıldır çözüme engel'

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Siz 30 yıl milli bir duruş sergilemediniz. Bugün de yapamıyorsunuz. Ortada bir ihanet varsa o gençlere ve annelere olan ihanettir. Çözümü engelleyerek millete olan ihanettir” dedi. 06 Mart, 2013 01:49 Güncelleme: 06 Mart, 2013 01:49 'CHP ve MHP 30 yıldır çözüme engel'

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Siz 30 yıl milli bir duruş sergilemediniz. Bugün de yapamıyorsunuz. Ortada bir ihanet varsa o gençlere ve annelere olan ihanettir. Çözümü engelleyerek millete olan ihanettir” dedi.

 

ANKARA - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AKP grup toplantısında konuştu. Erdoğan, konuşmasına 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'ne değinerek başladı. Kadına yönelik şiddeti ve kadına kalkan eli lanetlediklerini savunan Erdoğan, bunu durdurmak için her türlü tedbiri aldıklarını ileri sürdü. Erdoğan, kadına yönelik şiddet konusunun siyasi istismar aracı olarak kullanıldığını iddia ederek, kadın kurumlarının hükümete yönelik eleştirilerini görmezden gelerek, şiddetin görünür bir hal alması nedeniyle gündemde olduğunu savundu. Erdoğan, “Şiddette artış varmış gibi yansıtılıyor. Geçmişte bu konu ile ilgili veri tutulmamış. Biz bilimsel olarak gittiğimiz için şiddette artış var diye yalan söyleyenler çıkıyor. Tam tersine çıkardığımız yasa ile tedbirler aldık ve uyguluyoruz. Etkili olduğunu da gördük” şeklinde iddialarda bulundu.

Ahmet Kaya ve Şivan Perwer vurgusu

Erdoğan, “Sanatçılar baskılara uğradı. Merhum Ahmet Kaya gurbette yaşamını yitirdi. Şivan Perwer, tekçi zihniyetten dolayı doğduğu topraklara hasret yaşıyor. Ahmet Kaya'ya neler yaptılar. Salondan zor kaçırıldı. Ama aynı Ahmet Kaya, beni Pınarhisar'a uğurlayanlardan bir tanesidir. Çünkü o da duyguların insanıydı. Belediye başkanlığı dönemimde kendisi ile münasebetlerimiz çok farklıydı. Sözde aydınlar tarafından bu sanatçılar horlandılar. Bugün bile o demode anlayışı sürdürenler var” ifadesini kullandı.

'CHP ve MHP'nin tavrı milli tavır değildir'

Erdoğan, “Yeni bir adım attığımız bu anlamlı son süreçte bize karşı muhabbetin daha da arttığını, umutların da yükseldiğini görüyoruz. Kayseri ve Balıkesir'de bunları gördük. Şehit yakınları ve gazilerle iletişim içindeyiz. Şehit yakınları ve gaziler yaşadıkları acıdan dolayı art niyetli çevrelerin istismarına çok yakın duruyor. Bunu bunlar içinde çok az bir kesim için diyorum. Muhalefetin asılsız iftiraları nedeniyle bazılarında süreçle ilgili soru işaretleri oluşuyor. Bizim onların kemiklerini sızlatacak adım atmamız mümkün değildir. CHP ve MHP'nin tavrı milli bir tavır değildir” dedi.

MHP ve CHP eleştirisi

Konuşmasının devamında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi eleştiren Erdoğan, “Bu nasıl bir milliyetçilik ki kendisini hep yenik görüyor. Şehit ailelerini istismar edip bu ülkeye fitne salmak milliyetçilik değildir ve olamaz. Cenazelerde slogan atmak milliyetçilik değildir ve olamaz. Şöyle 30 yılı gözünüzde canlandırın. BDP'nin farklı isimler altında 30 yıl boyunca nerede durduğunu herkes biliyor. Ama özellikle CHP ve MHP'nin nerede durduğuna dikkatle bakın. Bu süre içinde onların iktidar ortağı oldukları oldu. Çözüm için ne yaptılar? Koca bir hiç. CHP birkaç rapor hazırladı, şu anda onun gerisinde. MHP ise küfür etmekten başka bir şey yapmadı. Her Salı Bahçeli'yi dinleyin, nefret, küfür her şey var. 30 yıl boyunca çözümün önünde nasıl engel oldularsa bugün de engel oluyorlar. Hiçbir önerileri yok. Hatta neye karşı çıktıklarını dahi bilmiyorlar. Siz 30 yıl milli bir duruş sergilemediniz. Bugün de yapamıyorsunuz. Ortada bir ihanet varsa o gençlere ve annelere olan ihanettir. Çözümü engelleyerek millete olan ihanettir” ifadesini kullandı. Erdoğan, ulusalcıların yeniden CHP'yi ele geçirerek, kuyunun dibine çektiğini kaydetti.

Medyaya yüklendi

Erdoğan, CHP'nin 10 madde ile karşılarına çıktığını, ancak daha sonra ortak çalışma yapmak istediklerinde ise buna gelmediğini söyledi. Erdoğan, “Samimi isen o 3 arkadaşını gönder benim arkadaşlarımla otursunlar ne gerekiyorsa yapalım. CHP'de Meclis kürsüsünden ırkçılık yapan milletvekili kazandı. CHP, 30 yıl boyunca nasıl ayak direttiyse bugün de bunu yapıyor” diye konuştu. PKK Lideri Abdullah Öcalan ile yapılan görüşme notlarının basına yansımasına değinen Erdoğan, “Bir kısım medya nasıl gayri milli tutum takındıysa bugün de bunu yapıyor. Bu sürece destek vermek STK'nin ve medyanın da görevidir. Balıkesir'de ifade ettim. Bize basın özgürlüğü vermeye kalkıyorlar. Kimse kimsenin özgürlük alanına tecavüz edemez. Kimse kusura bakmasın, medya nasıl kendine göre özgürlük alanı ilan ediyorsa, biz de hissiyatımızı açıklamak konusunda sorumluluk üstlenen insanlar olarak en az onlar kadar özgürüz. Eleştirimizi açık açık dile getiririz. Ama sansürün karşısında da gazetecilerden önce dururuz. Sürecin aleyhine olacak yayını yapmak milli bir tavır değildir” dedi.

Erdoğan, “Bu süreçte en son sözü milletimiz adına biz söyleriz. Biz son sözü söyleyene kadar ortada dolaşan her bilgi dedikodudan ve söylentiden öteye geçmez. Belgelerin de nasıl yapıldığını ortaya koyar ve açıklarız. Kimin ne söylediğine değil bizim ne söylediğimize bakın. Kimin ne yaptığına değil bizim ne yapacağımıza bakın. Sürecin hassasiyeti nedeniyle az konuşuyor çok iş yapıyoruz. Arkadaşlarımıza da söylüyorum. Bu süreç içinde konuşmayın. Önüne gelen konuşmaya kalkarsa çözüm sürecini bu kristali kırarız. Bu süreci başarı ile bitirmek durumundayız” diye konuştu. DİHA


Yorum Ekle