SON DAKİKA

BU ÇÖKEN KARABULUTLARI DAĞILABİLİR Mİ?...

22 Mayıs, 2012 06:03 Güncelleme: 22 Mayıs, 2012 06:03    BU ÇÖKEN  KARABULUTLARI DAĞILABİLİR Mİ?...

Doğubayazıt üzerine ekonomik karabulutlar çökmüş…

Kent bu ekonomik cendere altında kalkabilecek mi?

Bakınız Doğubayazıt'ta;

Ziraat yok,

Tarım Yok,

Hayvancılık desen oda yok,

Sanayi desen hiç yok,

Turizm desen o da yok!

Yoklar zinciri uzayıp gidiyor…

Pekiyi kentin ekonomik potansiyeli nedir?

Doğubayazıt'ın ekonomik gücünü oluşturan iki ana unsur vardır.

1-Bürokratik kesim.

2-Sınır Kapısı girdileri.

Bürokratik ekonomik gücü oluşturan kesimin 1200'e yakın bölümünü öğretmenler oluşturmaktadır. Diğer bölümünü ise 1000'e yakın sivil ve polis memurları oluşturmaktadır. Tugayın gücü ise bürokrasinin en büyük gücü niteliğindedir.

Sınır kapısı girdileri ise iki ana unsurdan oluşmaktadır. Birinci unsur elit bir kesmin yaptığı ithalat ve ihracat girdisidir. İkincisi ise günübirlikçilerin girdileridir.

Şimdi bu iki ekonomik ana unsurun pozitif ve negatif yönlerini incelersek karşımıza bazı tablolar çıkacaktır.

Şimdi 1200'e yakın olan öğretmenlerin kente ekonomik katkıları çok büyüktür. Ancak öğretmenlerin çoğu yaz tatilinde kenti terk ettikleri için o aylarda kent büyük bir ekonomik girdiden yoksun kalmaktadır. Tugay'da rütbelilerin ekonomik girdileri dışında er ve erbaşların Cumartesi ve Pazar günleri çarşı izinlerinde kente bıraktıkları ekonomik girdi küçümsenmeyecek niteliktedir. Bu girdi er ve erbaşların çarşı iznine çıkmadıkları zaman kent ekonomisi negatif olarak etkilenmektedir.

Gel gelelim sınır kapısı girdilerine…

İthalat ihracat yoluyla kente ekonomik girdi sağlayan elit bir grubun belirli alanlarda azda olsa işçi çalıştırma kaydıyla istihdam alanları oluşturulduklarını söyleyebiliriz.

Günübirlikçi tabir edilen kesimlerin girdileri de kendilerinin ekonomik yapılarını ayakta tutacak niteliktedir. Ancak gümrükteki ön koşullu bürokratların engelleri de bu ticareti zaman zaman negatifleştirmeye sürüklemektedir…

Görüldüğü gibi bir ekonomik çıkmazdan söz edebiliriz.

Kentin sürekli göç alışı ve nüfus oranının hızla tırmanışı sefaleti de kendisiyle birlikte getirmektedir. İşsizler ordusu gün geçtikçe büyümekte çöplerde ekmek arayanların sayısı her gün artmaktadır. Varoşlarda sefalet diz boyu… Yoksulluk ve çaresizlik burada yaşayanların adeta yazgısı olmuştur.

Peki, bu tablo nasıl değişir? Çare nedir?

Ekonomik çıkmazdan kurtulmanın elbette ki çareleri vardır.

Öncelikle Murat Barajına paralel yapılacak olan Doğubayazıt ve Suluçam Ovası Sulama Projesinin bir an önce yaşama geçirilmesi gereklidir. Zira 49. bin  hektarlık arazi suya kavuşacak, ziraat yeniden fışkıracak buna paralel hayvancılıkta gelişecek ve bunlara bağlı bir sanayi oluşacaktır.

İkinci olarak turizm konusunda tam bir tarihi değerler kenti olan Doğubayazıt'ın tanıtımının yapılması ve bu tanıtım sonrasında turizmi canlandırarak kente ekonomik girdi sağlanması için çalışmalar behemal yapılmalıdır.

Üçüncü olarak Doğubayazıt'ta para kazanıp da batıya yerleşen işadamlarımızın kente olan vefa borçlarını unutmamaları gerekir. Onun için buralarda yen iş alanları oluşturarak işsizliği önlemeleri gerekir.

Yorum Ekle