DİYARBAKIR - BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, BDP MYK toplantısı öncesinde son sürece ve dün birçok ilde yapılan "KCK operasyonlarına" ilişkin BDP Kayapınar İlçe binasında açıklamalarda bulundu. Mardin, Batman ve Siirt başşta olmak üzere birçok ilde partilerine yönelik yapılan operasyonlarda 80'i aşkın kişinin gözaltına alındığını belirten Demirtaş, "Aralarında belediye başkanları, il başkanı, ilçe yöneticilerinin de bulunduğu kadın meclisi, gençlik meclisi temsilcilerinin bulunduğu 80'i aşkın arkadaşımız gözaltına alındı. Ben öncelikle doğrudan AKP hükümetini bu operasyonlar nedeni ile açıkça kınıyorum. Yargıya bu kadar doğrudan müdahale ettiği için, doğrudan mahkemeleri savcıları yönettiği ve yönlendirdiği için. Anayasa suçu işlediğini ve bütün bu suçların hesabını bir gün adil yargı karşısında AKP'den sorulacağını, sandıkta da halkımız tarafından ağır bir şekilde sorulacağına yürekten inanıyorum. Bu KCK süsü verilmiş operasyonların nasıl başladığını, nasıl karar verildiğini biz iyi biliyoruz. Fakat bu operasyonun kararını verenler iyi bilsin ki; bugün Ergenekon darbe suçuyla suçlanan şahıslar nasıl bir dönem darbe toplantıları yapmışlarsa, darbe ile ilgili hazırlık yapmışlarsa ve bu yaptıkları toplantılar tutanakları ile sonradan ortaya çıkıp onlar yargılanmışlarsa, AKP'nin yetkilileri de içinde Başbakanın milletvekili olan danışmanı, ceamaat temsilcisi, medya temsilcisi, milli istihbarat temsilcisi, emniyet yetkilisi savcıların yaptığı toplantıları biliyoruz. KCK operasyonları bu şekilde yapılıyor. Kimlerin nasıl tutuklanacağına, medyanın bu konuda nasıl işleyeceğine, savcıların nasıl davranacağına gizli toplantılar ile karar veriliyor. Bu toplantıların tutanakları da şu veya bu şekilde ortaya çıkacak" dedi.
'AKP bir çete faaliyeti gibi KCK operasyonlarını düzenliyor'
KCK operasyonlarınr düzenleyen AKP'lilerin Ergenekoncular gibi yargılanacağını belirten Demirtaş, emniyet ve istihbarat kesimlerinin yer aldığı bu kişilerin de aynı şekilde yargılanacağını kaydetti. KCK adı altında yapılan operasyonlara ilişkin kendilerine bazı bilgilerin ulaştığını belirten Demirtaş, "Bazı toplantı tutanakları bize de ulaşıyor. Sanmasınlar ki bütün olup bitenler gizli kalıyor veya gizli kalacak. KCK operasyonlarının nasıl talimat ile hazırlandığı bu toplantılarda hücre şeklinde örgütlenmiş gizli örgüt toplantılarında kararlaştırılıyor. Ve AKP bir çete faaliyeti şeklinde adeta bu KCK operasyonlarını partimize yönelik bir tasfiye faaliyeti olarak sürdürüyor, devam ediyor. Bir gün gelecek Tayip Erdoğan hükümranlığı son bulacak. O gün geldiğinde biz dimdik ayakta olacağız. Halkımız ve Kürt özgürlük hareketi dimdik ayakta olacak. Kesinlikle halkımıza bu zulmü yapanlar, 10 bin kişi sorgusuz sualsiz içerde tutanlar bunun hesabını verecek" dedi.
'Milyonlarca insan partimizde görev almak için hazırdır'
KCK operasyonlarına bundan önce olduğu gibi bundan sonra da örgütlenerek cevap vereceklerini belirten Demirtaş, "BDP'yi tasfiye etmeye çalışanlara karşı BDP daha çok örgütlenecek. Mahalle mahalle, sokak sokak her yerde her BDP'li yetkili olacak şekilde örgütlenecek. Ben buradan partililerimize, halkımıza ve dostlarımıza sesleniyorum. Çok daha fazla BDP'de görev almak için görev talep etmelisiniz. Biz biliyoruz ki milyonlarca insan partimizde görev almak için hazırdır. Bu KCK operasyonlarına cevap vermenin en iyi yanı örgütlenerek demokratik siyaseti güçlendirmektir. Alanlarda, meydanlarda sesimizi yükseltmektir. Gözaltına alınan ve tutuklanan hiçbir arkadaşımızın şiddet olayı ile bağı kurulamaz, iddia dahi edilmemiştir" diye kaydetti.
'Gün gelecek sandık da kurulacak'
Siirt Belediye Başkanı Selim Sadak'ın bağımsız belediye başkanı olmasına rağmen yargının ve hükümetin baskısından kurtulamadığını belirten Demirtaş, Siirt'te önemli çalışmalar, önemli hizmetler yaptığını kaydetti. AKP'nin almak istediği her BDP'li belediye için KCK operasyonu yaptığına dikkat çeken Demirtaş, AKP'nin bu yaptıklarının hepsinin seçime yönelik olduğunu vurgulayarak, "Gün gelecek sandık da kurulacak. AKP'nin enkazı bu illerde özellikle sandıkta çıkacak. Yaşarsak ölmezsek hepimiz göreceğiz. Özellikle AKP'nin hedeflediği illerde sandıkta AKP'nin enkazı ortaya çıkacak. Ya demokrasi var olacak ya da faşizm bu topraklardan gidecek" dedi.
'Başbakanın müzakere niyeti yok'
Açlık grevlerinin ortaya bir çözüm umudu ortaya çıkardığını belirten Demirtaş, Başbakan Recep Tayip Erdoğan'ın "tek adam" olma hevesi ile Kürt sorununda adım atmamak için bütün gerilim fırsatını kullandığını vurgulayarak, "Normalde açlık grevleri sonrası bir umut doğdu. Ancak Başbakan milliyetçi oyları kaybetmemek için MHP ile girdiği ittifakını bozmamak için; ki cumhurbaşkanlığına MHP'nin oyları ile hazırlanıyor. Akabinde hemen dokunulmazlık tartışmasını başlatmıştır. PKK'li gerillaların cenazelerine acımasızca saldırılmıştır. Bütün bunlar gösteriyor ki Başbakan'ın müzakereye niyeti yok. Aslında o ortam oluşmuştu. Hem İmralı hem Kandil hem BDP hem DTK buna hazırdı. Askerde yaşamını yitiren askerlerin anneleri, polis olup da yaşamını yitiren polislerin anneleri ve babaları bunu görmeli. Bu çocuklar kime hizmet ediyor. Ortada vatan görevi falan yok. Tayip Erdoğan hizmeti var. Tayip Erdoğan için ölüyorlar. Bütün bu gerçekler görülmeden bu ülkeye barış gelmez" ifadesini kullandı.
'Beraber hakimin karşısına çıkalım'
Dokunulmazlık tartışmalarının gerilimi artırmak için yapıldığını belirten Demirtaş, kendilerinin bu konuda bir teklifinin olduğunu kaydederek, kürsü dokunulmazlığı dışındaki dokunulmazlıkların kaldırılmasını talep ettiklerini kaydetti. "AKP'nin emrindeki yargının karşısına çıkmaktan korkmuyoruz. Beraber hakimin karşısına çıkalım. Bir bakalım ne oluyor" diyen Demirtaş, şöyle devam etti: "Kendisinin emrinde olan yargısına çıkmaya korkuyorsa bilemeyiz. Seçici davranıp bizim siyası suçlar ile kendi yüz kızartıcı suçlarını geçireceklerse bu üçkâğıtçılıktır, siyasi düşmanlıktır, kurnazlıktır."
'Barışa karşı çıkanlar bir gün Silivri'ye girerler'
Uluslararası Kürt Konferansı'nda söylediklerinin yanlış yerlere çekildiğini belirten Demirtaş, "Özellikle AB'den sorumlu bazı Bakanlar kulağı ile dinlemek yerine başka şekilde algıladıkları için çarpıtmaya çalıştılar. Ben bir kez daha buradan tekrar edeyim. Orada sayın Zübeyir Aydar müzakereye hazır olduklarını resmen açıkladı. Bu çok önemli bir gelişmedir. Avrupa Parlamentosu çatısı altında Oslo'da daha önce görüştüğünüz şahıs müzakereye hazır olduğunu söyledi. İmralı'da koşullar değişmedikçe nasıl müzakere yürütülebilir. Bizi orada desteklediler hükümete müzakere çağrısında bulundular. İnsan barıştan korkmamalıdır. Barış bu kadar ürkütücü değildir. Biz barış deyince bazı bakanlar neredeyse saklanıp gidecekler. Far görmüş tavşan gibi donup kalıyorlar. Hayatlarında hiç mi barış görmediler. Bir de bakarsın bugün bu barışa karşı çıkanlar Silivri'ye girerler. Bu çetecilik faaliyetlerinden yargılanıyorlar" şeklinde konuştu.
'Şu an İmralı'da diyalog yok sadece tecrit var'
Sürecin iç açıcı olmadığını; ancak barış dışında bir şanslarının da olmadığını belirten Demirtaş, bu kadar zulme rağmen konuşmak istediklerini; ancak Başbakan'ın kendileri ile 6 senedir sadece bir kez görüşme yaptığını kaydetti. Başbakan'ın dar bir çevre içerisinde kaldığını vurgulayan Demirtaş, "Etrafını çevirmiş olan çete tarafından yönetilen garip bir komplo ile ülkeyi yönetiyor. Başbakanın zihniyeti değişmezse diyalog olmaz. Ya Başbakan değişecek ya da Başbakan olacak kişi değişecek" ifadesini kullandı. İmralı ile görüşmenin olması halinde bunun kamuoyu tarafından bilineceğini belirten Demirtaş, "Şu an İmralı'da diyalog yok. Sadece tecrit var. Bunun dışındaki açıklamalar spekülatiftir konuyu değiştirmeye yöneliktir. Varsa böyle bir şey hükümet çıksın açıklama yapsın. Bunun dışındaki hiçbir şeye inanmamak lazım" dedi.
'Batı halkının birlik inancı önünde kimse duramaz'
Türkiye'nin Suriye Kürtlerine ilişkin politikalarını eleştiren Demirtaş, "Türkiye'nin dış politikası özellikle Suriye'de Kürt birliğini dağıtmaya yöneliktir. Ben bütün Kürt hareketlerinin bu noktada dikkatli olmasını öneriyorum. Kolay kolay oyuna geleceğine inanmıyorum. Görüşmeler olmuş olabilir, sonuçta batı halkının birlik inancı önünde kimse duramaz. Sayın Barzan'in bu oyunlara gelemeyeceğini düşünüyorum. Sınıra patriot koyup, çeteler ile anlaşıp katliam yapmak yerine YPG ile görüşmek daha doğrudur. Bunları yaparsa Türkiye'deki Kürt sorununun çözümü kolaylaşır" dedi.
'Kendi partisindeki bu kişilere tahammül edemeyen BDP'ye nasıl tahammül edecek'
AKP Diyarbakır İl Başkanı Halit Advan'ın istifasına değinen Demirtaş, şunları kaydetti: "Bir partinin il başkanına yaklaşımı demokrasiye yaklaşımını gösteriyor. AKP'nin Diyarbakır İl Başkanı Diyarbakır gerçeğini anlamış ona göre analizler yapmış bir siyasetçiydi. Kendi partisindeki bu kişilere tahammül edememiş biri BDP'li Kürtlere nasıl tahammül edebilir. Ben doğrusu şunu merak ediyorum. AKP'nin il başkanı gerçekleri söylediği için görevden alındı. İstifa değil. Bu saatten sonra hangi Kürt AKP il başkanlığı için yarışacak. Acaba Diyarbakır'da AKP'liler çıkıp bu zulüm, bu haksızlık karşısında biz bu koltuğa talip değiliz diyecekler mi? Yoksa Sayın Halit Advan'a yapılanı alkışlayıp, koltuk yarışı mı başlayacak? Hangi onurlu Kürt bu koltuğa oturacak. Böyle bir isim çıkmamalıdır. Hiç bir onurlu Kürt buna sessiz kalmamalıdır. Bundan sonraki süreç önemli hangi kahraman çıkıp bu koltuk için yarışacak." DİHA