SON DAKİKA

Ayşenur Zarakolu Ödülleri sahiplerini buldu

İHD İstanbul Şubesi tarafından yayıncı Ayşe Nur Zarakolu onuruna her yıl verilen Düşünce Özgürlüğü Ödülleri, düzenlenen törenle sahiplerine verildi. 09 Mayıs, 2013 21:49 Güncelleme: 09 Mayıs, 2013 21:49 Ayşenur Zarakolu Ödülleri sahiplerini buldu

İSTANBUL - İHD İstanbul Şubesi tarafından yayıncı Ayşe Nur Zarakolu onuruna her yıl verilen Düşünce Özgürlüğü Ödülleri, dernek binasında düzenlenen törenle sahiplerine verildi.

 

Törene Ragıp Zarakolu, Av. Ercan Kanar, Özgür Gündem gazetesi Editörü Bayram Balcı, yazar Erdoğan Aydın, BDP eski Milletvekili Akın Birdal'ın yanı sıra çok sayıda kişi katıldı. Törenin yapıldığı salonda kurulan masanın üzerine Ayşe Nur Zarakolu'nun fotoğrafı, kitapları ve karanfiller konuldu. Ödüllerin verileceği kişiler Sosyolog İsmail Beşikçi, Avukat Ercan Kanar, tarihçi Erdoğan Aydın, İHD İstanbul Şube Başkanı Ümit Efe, gazeteci Bayram Balcı'ın yer aldığı kurul tarafından belirlendi. Tören, Zarakolu'nun hayatını anlatan sinevizyon gösterimi ile başladı.

Sinevizyon gösteriminin ardından kurul tarafından hazırlanan ortak açıklamayı okuyan gazeteci Bayram Balcı, yapılan değerlendirme sonucunda ödüllerin "KCK" operasyonları adı altında gözaltına alınan Kürt gazetecilere ve aynı operasyon kapsamında tutuklanan Barış Meclisi Üyesi ve çevirmen Ayşe Berktay'a verildiğini belirtti. Balcı'nın ardından konuşan İHD İstanbul Şube Başkanı Ümit Efe, "Ayşe Nur, yaşanan bugünkü süreci keşke görseydi. Devletin baskıcı politikaları hala devam ediyor. KCK adı altında binlerce Kürt, 2 bin çocuk cezaevinde. Her türlü bedeli ödeyerek, insan haklarını savunuyoruz. Hala iktidarlar kadınları yok sayıyor ve görmezlikten geliyor. Biz kadınlar hükümetin bundan vazgeçmesini istiyoruz" dedi. Efe'nin konuşmasının ardından Ayşe Berktay'ın biyografisi okundu.

Konuşmaların ardından ödüller sahiplerine verildi. Avukat Ercan Kanar Ayşe Berktay'ın ödülünü eşi Recai Hacımirzaoğlu'na verdi. Ödülün ardından konuşan Kanar, "Her iki Ayşe de dillerin ve halkların, hak eşitliği mücadelesinde özgür düşünce perspektifinde, devletin kirli ve sicili bozuk tarihine karşı, değerli katkılar sundular. Ayşe Berktay, dilbilgisi zenginliğini popüler kültür için değil, ezilenlerin mücadelesine bir araç olacak nitelikte, bir kültür aracı olarak kullandı. O yönde emek verdi. Bugün de bir siyasi rehin olarak, KCK yargılamasında düşmanla savaş hukuku uygulandığı özel yetkili mahkemede, onurlu bir duruş sergilemekte. İnanıyoruz ki her koşulda Ayşe Berktay, dil zenginliğini, dilbilgisini yine ezilenlerin mücadelesi açısından katkı olarak üretmeye devam edecektir. Buna inancımızı tamdır" diye konuştu. Verilen ödül için teşekkürlerini sunan Hacımirzaoğlu ise, "İnsanlar sosyalist olunca, iktidara karşı olunca bir şekilde tutuklanıyor ve gözaltına alınıyor" diye konuştu. Berktay'ın kardeşi Ali Berktay de, "KCK adı altında yapılan operasyonlar baştan beri saçmalık. Hukuki açıdan bakılıyorsa bu bir saçmalıktır. Bunun başka bir adı yoktur. Bunların hepsi siyasal davalardır. Bugünkü yaşananlara bakıldığında davaların herhangi bir geçerliliği kalmamıştır. Bir an önce bu saçmalığın sona ermesini istiyorum" dedi.

Tutsak Kürt gazetecilere verilen ödülü tutsak gazeteciler adına DİHA muhabiri Çağdaş Kaplan, yazar Erdoğan Aydın'ın elinden aldı. Ödülün ardından kısa bir konuşma yapan Aydın, "Başka isimler üzerinde de düşündük, ancak bu isim havuzunda Ayşe'nin tam da ödülü vermek isteyeceği, kendi misyonunu gerçek anlamda temsil edecek arkadaşlara verilmesini karar verdik" dedi. "KCK" davasında tutuklanmış olan gazetecilerin ezilenlerin sesi olduğunu ve çok önemli bir misyonu yerine getirdiklerini belirten Aydın, "Ayşe'nin ödülü tam da olması gereken yere verilmiş oldu. Çağdaş şahsında hepsine, Kürtlerin, Ermenilerin, Süryanilerin, emekçiler, Aleviler, ezilenler adına bizleri, bizlerin sesi olmaya, bizim haber akışımızı sağlamaya verdikleri kararlılık ve fedakarlıkları, bunun karşılığında ödedikleri bedeller adına kendilerine teşekkür ediyorum" diye kaydetti. Aydın'ın ardından konuşan DİHA Muhabiri Çağdaş Kaplan ise, Ayşenur Zarakolu gibi önemli bir isim anısına verilen ödülün tutsak Kürt gazetecilere verilmesinin büyük bir onur olduğunu söyledi. 39 Kürt gazetecinin şu anda devlet tarafından rehin tutulduğunu vurgulayan Kaplan, "Arkadaşlarımız terörist faaliyetlerle suçlanıyor. Fakat bizim iddianemelerimize konulan deliller bu faaliyetlerin hangi faaliyetler olduğunu gösteriyor. İddinamelerimize konulan tüm haber ve ropörtajlarımızla gurur duyuyoruz. Tutsak tüm arkadaşlarımızla da onur duyuyoruz. Arkadaşlarımızın hedef seçilmesinin sebebi Kürtlerin, ezilenlerin, yok sayılanların sesleri olmalarıdır. Yıllardır bu uğurda bedel ödeyen bir gelenek, bugün de bu bedeli tutuklamayla, esaret altına alınmayla ödüyor. Bu bağlamda gelinen süreçte arkadaşlarımızın rehin tutulmasının bir anlamı kalmamıştır. Arkadaşlarımızın, barış sürecini gazeteci olarak dışarıda izlemesi gerektiğini düşünüyorum ve tüm tutsak gazetecilerin serbest bırakılmasını talep ediyoruz" diye konuştu.

Ödül töreninin ardından konuşan Zarakolu'nun eşi Ragıp Zarakolu ise, "Ayşe, benim arkadaşım, yoldaşım, sevgilim ve en yakın arkadaşımdı. O gittiğinden beri yalnızım" diye konuştu. Törende ayrıca eski Milletvekili Akın Birdal, EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan başta olmak üzere bir çok kişi söz aldı. DİHA

Yorum Ekle