SON DAKİKA

'Anadilde eğitim gündemimizde yok'

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, hazırladıkları paketin Ekim ayında yasalaşmasını beklediklerini belirtirken, anadilde eğitimin ise gündemlerinde olmadığını söyledi. 12 Eylül, 2013 10:14 Güncelleme: 12 Eylül, 2013 10:14 'Anadilde eğitim gündemimizde yok'

ANKARA - Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, katıldığı bir televizyon programında gündemdeki konuları değerlendirdi. Arınç hazırladıkları pakette Akil İnsanlar Heyeti'nin raporlarını da esas aldıklarını savunarak, "Bugüne kadar kanunlarımızda bazı hükümler var. Ama bunların yeterli olmadığı görülüyor" dedi.

Arınç paketin Ekim ayında yasalaştırılmış olmasını beklediklerini söyledi. Arınç, çalışmalarını 2002 yılından bu yana yaptıklarını ve birilerinin baskıları ile çalışma yapmadıklarını söyleyerek, anadilde eğitimin gündemlerinde olmadığını söyledi. Arınç, "Anadilin öğrenilmesi konusunda mevzuatımız müsait. Eğitim dili olması konusunda BDP hariç itirazlar var. O konu gündemimizde yok. Pek çok üniversitemiz Kürt dili edebiyatı üzerine mezun vermeye başladı. Biz onları seçmeli olarak okutulan Kürtçe derslerine öğretmen olarak atayacağız. Yerel TV'lerde, radyolarda sorun yok. Öğrenilmesi konusu bizim için önemliydi. Resmi dil Türkçe'dir" dedi.


Arınç, KCK'nin geri çekilmeyi durdurmasına ilişkin olarak ise, "Cemil Bayık bir örgütün belli noktasındaki bir insandır. Bu örgütün ne yaptığı biliniyor. Onun sözüne karşı TC'nin Başbakan Yardımcısı'nın ne düşündüğü soruluyor. Ben bunu kabul etmem. Bu örgüt liderini dinler mi dinlemez mi, çıkar mı çıkmazsa ne olur bunlar başka. Sözleriniz gerçekse bu militanların Haziran'da çıkması gerekirdi. Onlar 600 diyor, bize göre daha az. Bu çıkan kişilerin nitelikleri nedir? Gözümüz bağlı mı sanıyorsunuz. Hepsini biliyoruz, bizim bunlara laf yetiştirmek ya da muhatap almak gibi bir düşüncemiz yok" dedi.

'İMRALI'YA TUR DÜZENLEYECEK DEĞİLİZ'

Arınç, BDP milletvekillerinin adaya gitmek istedikleri zaman Adalet Bakanlığı'nın izin verdiğini ileri sürerek, "Yok Kandil'den bunlar gitsin görüşsün falan. Bunlar abes. Yakınları gidebilir. Ama vekiller ya da başkaları gitmek isterse izne bağlı. Oraya turlar düzenlenecek değil ya. 3 gazetecinin gitmesinden bahsediyorlar. Bence şu aşamada doğru olmaz. İzin konusunda söz sahibi değilim. Ben bu işin medya boyutuna indirgenmesini doğru bulmam. O zaman başka mecralara yürüyebilir iş. Süreç aksayabilir" dedi.


Arınç, ABD Dışişleri Bakanı Kerry'nin sözlerinin gaf olduğunu savunarak, "Türkiye'ye saldırıya uğraması halinde NATO'nun Türkiye'yi koruyacağını söyleyebiliriz. Bizim doğrudan bir müdahalede bulunmamız söz konusu değil" diye konuştu.

Hatay'da Ahmet Atakan'ın yaşamını yitirmesine üzüldüğünü söyleyen Arınç, "Bunu bir siyasi söylem olarak değil herkesin bir gencin karşısında üzülmesi lazım. Bu tür olaylarda silah da kullanılabiliyor. Bir olayda olduğu gibi meşru müdafaa hudutları içerisinde kalmış ölüm hadisesi de olabiliyor. Her ölümlü olaydan sonra adli soruşturma yapılıyor. Bu savcıların işi. Savcılar her türlü delili toplamalı. 40 tane ihtimal var" diye konuştu. DİHA

Yorum Ekle