Ahmet Türk İmralı için başvuru yaptı
02 Temmuz, 2012 08:20
•Güncelleme: 02 Temmuz, 2012 08:20
BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan, Meclis Genel Kurulu'nda yaşanan kavgaya ve 3. Yargı paketine ilişkin Meclis'te basın toplantısı düzenledi.
ANKARA - BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan, Adalet Bakanı Sadullah Ergin'in PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın durumuna ilişkin, "Merak edenler varsa buyursun gelsin" dediğini hatırlatarak, "Dün Sayın Ahmet Türk, Sayın Bakan'a da bu konuda gitmek istediğini beyan eden yazılı bir beyan sunmuştur. Gitmek istediklerini ifade etmişlerdir. Bir talep vardır" dedi.
BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan, Meclis Genel Kurulu'nda yaşanan kavgaya ve 3. Yargı paketine ilişkin Meclis'te basın toplantısı düzenledi. Kaplan, 22 saat 12 dakikadır 3. Yargı paketinin tartışmalarının yapıldığını ve uykusuz olduğunu belirterek, "Meclis'te sağlıksız yasa yapmanın bütün koşulları oluşturularak son dakika önergeleriyle bütün komisyonlar bypass edilerek iktidarın belli bir gündemi ile torba kanunlarıyla Türkiye yönetilmek isteniyor" dedi. Özel yetkili mahkemeler konusundaki tartışmaya değinen Kaplan, "Sayın Başbakan ve bakanları da "özel yetkili mahkemeleri kaldıracağız' sözünde durmamışlardır. Sözünün eri olmamışlardır. 75 milyon insanımıza utanmadan yalan söylemektedirler" dedi.
'Özel yetkili mahkemeler kaldırılmadı'
Özel yetkili mahkemelerin kaldırılmadığını söyleyen Kaplan, "Özel yetkili mahkemeler aynen baktıkları davalarla ilgili sınırsız süresiz görev yapmaya devam edecektir. Bu özel yetkili mahkemeler sürecek kararını aldı AKP hükümeti, 'Bu dosyalara bakılan davalar sürecek ve aynı şekilde sürecek' dedi. O zaman özel yetkili mahkemeler de sürecek ve son dakika önergesiyle de AKP'nin ağır yetkili mahkemelerini oluşturdular. Bundan sonra AKP iktidarının kendi ağır yetkili mahkemeleri olacak. Yani bir taraftan özel yetkili mahkemeler de çalışacak öbür yandan da Türkiye'ye yaygınlaştırılmış AKP ağır yetkili mahkemeleri olacak. Bunlar siyasi mahkemelerdir asla uzmanlık mahkemesi değildir. AKP'nin ağır ceza mahkemeleri aslında bu yönleriyle adalet katletme partisinin mahkemeleri olmuştur. Günlerce pazarladılar, propagandasını yaptılar ve arkasında da dün korsan bir önergeyle bu konuda TMK'nın 10. maddesinde değişikliğe gitmek istediler ve Meclis'te kıyamet koptu saatlerce usul tartışması yapıldı" diye konuştu. Kaplan, gazetelerde yer alan "ÖYM'ler kaldırıldı" manşetlerinin ise hüzün verici olduğunu söyledi. "AKP'nin ağır yetkili mahkemesi ile onun ekürüsi özel yetkili mahkeme beraber çalışacak" ifadesini kullanan Kaplan, "İstiklal Mahkemelerinin özentisi ve özlemi içinde Türkiye'yi güvenlik devletine çevirip kendisine muhalif herkesi devletin güvenliğini kullanarak devlet terörü estirerek herkesi susturmak isteyen bir anlayıştır" dedi.
'Meclis'te linç hareketi başlatmışlar'
Kaplan dün gece Meclis Genel Kurulu'nda yaşanan kavgayı ise şöyle anlattı: "Önerge Meclis'e geldiğinde usul tartışması yaşandı. Meclis Başkanvekili Mehmet Sağlam'ın oturumu yönetememesi CHP'nin sesli protestosuyla kapaklara vurması aşamasında önergenin okutulması ve uyarmamıza rağmen ısrarla okutulması, o gürültü içinde Başkanlık Divanının ara vermemesi üzerine önce uyardık, Başkanlık Divanının ara vermesini istedik. Başkan'ın yanına gitmemize rağmen Başkan yanlış tutumunda ısrar etmiştir. Duyulmuyor dememize rağmen ısrar etmiştir. Bunun üzerine Sayın Başkan bunu durdurmak zorundasınız diyerek önergenin bir sayfasını alıp bunu okuyamazsınız bu koşullarda fiili bir durumdur dediğimizde 326 milletvekilinin kaba gücünü linç edercesine muhalefet grubunun grup başkanvekiliyle şu şekilde bakın. O an bizde 8 kişi var. Kaba gücüne dayanarak Meclis'te eşkıya gibi linç hareketi başlatmışlar. Ve özellikle belli ki önceden seçilmiş örgütlemiş tetikçi olarak saldırgan olarak talimatla hareket eden kesimler. Resimlere dikkat ederseniz. Şu fotoğrafa bakın. Bu AKP iktidarının bir dönem gençlik kolları başkanı. AKP'liler olduğu gibi saldırı içinde. İşte burada hem linç var hem toplu saldırı var. İçtüzüğün ağır ihlali var. AKP'nin Meclis Başkanvekili ne İçtüzüğü çalıştırıyor ne fiili saldırıda bulunanlara İçtüzüğü uyguluyor ne disiplin cezası veriyor. Ve hiçbir şey olmamış gibi aşırı saldırgan tutumu onaylar gibi davranıyor."
Kaplan, "Biz orada 3 milyon seçmenimizin iradesiyle o koltuklarda oturuyoruz. Ve o salonun içinde 326 çoğunluğuna güvenenler bir gün sokakta feleklerini şaşırırlar halkın karşısında ve uyarıyorum. Bunun sonu nereye gider düşünsünler, çok tehlikeli bir yaklaşım içindeler ve tek tek de tespit ettik bu saldırıyı yapanları" dedi. Bir basın mensubunun, "Öcalan'ın İmralı'da olup olmadığına yönelik bir tartışma var, Ahmet Türk'ün bu konuda bir başvuruda bulunduğu ifade ediliyor, ne diyorsunuz?" sorusuna Kaplan, şu yanıtı verdi: "Sayın Adalet Bakanı dedi ki, 'Merak edenler varsa buyursun gelsin'. Bu konuda eş başkanlarımızın aylar önce kaygılarını dile getirerek başvuruları vardı, İmralı'ya gitmek için. Dün Sayın Ahmet Türk, Sayın Bakan'a da bu konuda gitmek istediğini beyan eden yazılı bir beyan sunmuştur. Gitmek istediklerini ifade etmişlerdir. Bir talep vardır. Başka partiler de gidebilir. Somut bir talep vardır, o talebin gereğini yerine getirsinler. Yoksa bu dedikoduların veya dolaşan haberlerin hiçbirinin önüne hükümet geçemez." DİHA