Ağrı'da, "Spor, Şiddete Karşı Hayata Tutunmanın Bir Dalıdır" adlı seminer düzenlendi.
Ağrı Halk Eğitim Merkezi'nde, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi ile Türkiye Gençlik Federasyonu işbirliğinde gerçekleştirilen seminere, Türkiye Gençlik Federasyonu Genel Başkanı Rıza Sümer, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Mehmet Şafi Erim, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Eğitim Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Yavuz Hatunoğlu konuşmacı olarak katıldı.
Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Erim, açılışta yaptığı konuşmada, hayatın her anında bulunan şiddetin bir şekilde herkesi rahatsız ettiğini söyledi.
Erim, "Her birimiz öfkemize hakim olamadığımız için zaman zaman şiddet uyguladığımızı da gözlerden kaçırmamak gerekiyor. Şiddetin öfkeyle ortaya çıktığını ve 'öfkeyle kalkan zararla oturur' temel felsefesinin nelere sebebiyet verdiğini hepimiz hayatın içinde görüp yaşıyoruz. Öfke ile şehvet, insanın kalbine şeytanın girdiği iki ana kanaldır. Öfke ve şehvet her insanda vardır. Doğru kullanıldığında insana fayda verirken, yanlış kullanıldığında ise insanın hayatının mahvına ve neslin tükenmesine kadar olumsuz etkiler" diye konuştu.
Türkiye Gençlik Federasyonu Genel Başkanı Sümer de insanların birbirlerini tanımadan da sevebileceğini, özel sevgi için insanların birbirlerini çok yakından tanımış olmaları gerektiğini bildirdi.
Sümer, şiddetin çok yönlü olarak ele alınması gerektiğini dile getirerek, şunları kaydetti:
"(Sporcuyum) diye çevrenin şiddeti beni ilgilendirmez diyemeyiz. Geldiğiniz yerde şiddet olma olasılığı çok yüksek. Belki siz üretiyorsunuz. Belki siz hedef oluyorsunuz. O nedenle, 'ben spor adamıyım, ben spor insanıyım, beden eğitimi öğretmeniyim, küçük bir öğrenciyim beni ilgilendirmez' diyemezsiniz. Sadece sorun üretmekte değil, çözümde de küçük de olsa yaşlı da olsa bir etkinliğimiz olması gerekmektedir. Herkes sorumluluğunu yerine getirmelidir. İntikam sorunu çözmez, devam ettirir. Kan davasını devam ettirir. Hepinize söylüyorum. Artık birbirinizle konuşurken göz göze bakın."
Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Eğitim Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Hatunoğlu da, "Eğitimde şiddet" konulu sunumunda, kişinin var olduğundan beri şiddetin de var olduğuna dikkat çekerek, okulda, ailede, iş yerinde ve her yerde şiddetin bulunduğunu anlattı.
Yrd. Doç. Dr. Hatunoğlu, şöyle konuştu: "Şiddeti biz hem toplumsal hem de bireysel olarak yaşıyoruz. Şiddet, sadece dayakta değil. Duygusal şiddet var, sosyal şiddet de var. Sadece fiziksel şiddeti şiddet saymıyoruz biz. Kişinin hakarete uğraması, engellenmesi de birer şiddettir. Aslında itiraf etmeliyiz ki toplumumuzda Yaygın bir şiddet var. Bugün şiddeti çok ciddi olarak yaşıyoruz. Aslında bizim tarihsel kökenlerimizde şiddet diye bir şey yok. İnanç sistemimizde yok. Peki bizde niye var? Yani Türkiye Cumhuriyeti Devletinde Yaygın olan şiddet Osmanlı'da yok. Daha öncesinde yok. Peki şimdi niçin bu kadar Yaygın şiddet? Sosyologlar bunu bizim toplumsal yapımızdaki deği,şikliğe bağlıyorlar. Eğitim sistemimizdeki değişikliğe bağlıyorlar."
Şiddet konusunda eğitimcilere önemli görevler düştüğünü anımsatan Hatunoğlu, şöyle devam etti:
"Eğitimcilerin bu konuda bilinçli olması, ailelerle diyalog halinde olması ve çocukları eğitmesi gerekir. Biz sporu, eğitimi, maalesef rekabet olarak algılıyoruz. Spor, rekabet değildir. Eğitim ve spor işbirliğidir. Gelişmenin birlikte yapıldığı bir şeydir. Spor, herkesin yapması gereken sağlıklı olmak için, daha iyi yaşamak için, enerjisini boşaltmak için yenme ve yenilme duygusunu tatmak, rakibi takdir etmek, kazandığı zamanda ondan bir övünç çıkartmaktır." Seminer, konuşmaların ardından soru ve cevap bölümüyle sona erdi.