ANKARA - Bulanık Davası'nın karar duruşması Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmada, sanık korucu Turan Bilen ve kardeşi Metin Bilen kardeşlerin avukatlarından Mustafa Remzi Toprak, müvekkillerinin meşru müdafaa yaptığını ileri sürerek, "Eğer silahını kullanmasa içerideki 5 kişi dükkanla birlikte yanacaktı. Müvekkilim telefon açarak, kolluk güçlerinden yardım istemiş, fakat saatler süren çatışmaya rağmen yardım gelmemiştir. Ne zaman sonlanacağı belli olmayan saldırının bertaraf edilmesi için başka bir yol kalmamıştır. Silahını kullanmasa dükkandakilerle beraber yanabileceklerdi. Molotofkokteyli atılan dükkan içinde yangın tüpü kullanılıp, bitirmiştir" iddiasında bulundu. Bir önceki duruşmada savcının da sanıkların beraatı yönünde mütalaa vermesi üzerine, mahkeme başkanı davayla ilgili son kararını açıklayarak, Bilen kardeşlerin "meşru müdafaa"dan beraatlarına karar verdi. Mahkeme ayrıca silahların geri iadesine de karar verdi.
Dava süreci
Muş'un Bulanık ilçesinde 15 Aralık 2009 tarihinde DTP'nin kapatılmasının ardından yapılan protestoya Turan ve Metin Bilen kardeşlerin ateş açması sonucunda Necmi Oral ve Kemal Ağcan adlı yurttaşlar yaşamını yitirmiş, 8 yurttaş da yaralanmıştı. Bulanık Davası, can güvenliği gerekçe gösterilerek, 12 Nisan 2010 günü Samsun 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmüş, ilk duruşmasının çıkışında davayı takip etmek için mahkemeye giden kapatılan DTP'nin eski Genel Başkanı Ahmet Türk'e adliye önünde yumruklu saldırıda bulunulmuş, bunun üzerine dönemin Samsun Cumhuriyet Başsavcısı Canip Yetişir olayların daha da büyümemesi için davanın bir başka ilde görülmesi istemiyle Adalet Bakanlığı'na başvuruda bulunmuştu. Yargıtay 5. Ceza Dairesi tarafından alınan karar üzerine duruşma ikinci defa can güvenliğinden dolayı bu kez Samsun'dan Ankara'ya alınmıştı. Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 29 Temmuz 2010 tarihinde görülen davada, olaydan sonra tutuklanan Turan ve Metin Bilen kardeşler, "meşru müdafaa" gerekçesi ile tahliye edilmişti. DİHA